Liderlerden Hicri yılbaşı vesilesiyle mesaj

Hicri yılbaşı dolayısıyla Kürdistan Bölgesi liderleri birer mesaj yayımlayarak, Müslüman aleminin yeni yılını kutladı.

Liderlerden Hicri yılbaşı vesilesiyle mesaj

Bugün İslam alemi tarafından  Hz. Muhammed’in (S.A.V) Mekke’den Medine’ye göç etmesinin Hicri takvimde yılbaşı olarak kutlandığı gün.

Gün vesilesiyle Kürdistan Bölgesi liderler yayınladıkları mesajlarla Hicri yılbaşını kutladı.

Başkan Mesud Barzani Barzani yayınladığı mesajda “Hicri yılbaşının 1445’inci yılı dolayısıyla Kürdistan ve dünya Müslümanlarını en içten dileklerimle kutluyorum. Yeni Hicri yılında herkese güzellik ve esenlikler diliyorum” ifadelerini kullandı.

Kürdistan bölgesi Başkanı Neçirvan Barzani ise Hicri yılbaşı ve Muhharem ayı vesilesiyle yayınladığı mesajında barış ve refaha vurgu yaptı.

Neçirvan Barzani mesajında “Kürdistan, Irak ve dünyadaki tüm Müslüman kardeşlerimizin Yas-ı Muharrem ayının ilk gününü ve Hicret'in yeni yılını kutluyorum. Yeni yılın tüm insanlığa mutluluk ve refah, herkes için başarı ve refah getirmesini temenni ediyorum" dedi.

 Kürdistan'daki tüm dini ve etnik topluluklar arasında barış içinde bir arada yaşama, karşılıklı kabul ve hoşgörü kültürünün korunması gerektiğine vurgu yapan Başkan Neçirvan Barzani mesajının devamında şu ifadelere yer verdi:

“Kürdistan Bölgesi’nde yaşayan tüm dini ve etnin topluluklar arasında barış içinde bir arada yaşama, karşılıklı kabul ve hoşgörü kültürünün korunması ve derinleştirilmesini vurguluyoruz.Halkımız ve ülkemiz için daha iyi bir bugün ve gelecek için hep birlikte çalışacağız. Yeni yılınız kutlu olsun.”  

Başbakan Mesrur Barzani ise yayınladığı mesajda şu ifadelere yer verdi:

“1445’inci Hicrî Yeni Yılı münasebetiyle Kürdistan ve dünyadaki tüm Müslümanlara en içten dileklerimle  tebriklerimi sunuyorum.

Yeni Hicret Yılı'nın Kürdistan'da refah ve ilerleme, dünyada barış ve huzur yılı olmasını Cenab-ı Allah'tan niyaz ediyorum.

Bu kutsal vesileyle, kutsal İslam dininin gerçek ilkelerinin, barış içinde bir arada yaşama kültürünün, karşılıklı kabulün ve dini ölçülülüğün teşvik edilmesini vurguluyoruz.”