Newsweek: NATO üyesi ülkelerden 'beyaz fosforu soruşturmayın' baskısı

Newsweek: NATO üyesi ülkelerden 'beyaz fosforu soruşturmayın' baskısı

Türkiye'nin Rojava'ya yönelik harekatı sırasında, yüzlerce kişi vücutlarında ağır yanıklarla hastanelere başvurmuş ve yara/yanıklara beyaz fosforun sebep olduğu iddia edilmişti. Ardından İran asıllı İsveçli bir bilim insanı da, saldırı sırasında Rojava'daki Haseke hastanesinde olduğunu ve yanıklara sebebiyet veren maddelerin başta beyaz fosfor olmak üzere kimyasal silahlar olduğuna dair bir rapor hazırlamıştı.

Newsweek'te Tareq Haddad imzalı makalede, "Beyaz fosfor çocukların etlerini eritiyor ancak hiçbir hükümet soruşturmaya yanaşmıyor, ABD de bu durumu kullanıyor" ifadeleri dikkat çekti.

Makalede, ABD'nin sadece 2019 yılında Türkiye'ye 373.2 milyon dolarlık silah satışı anlaşmasını onayladığına dikkat çekildi ve kimyasal saldırı ihtimalini soruşturması gereken kurumun, NATO büyükelçilikleri tarafından 'uzak durması' için uyarıldığı belirtildi.

Yazıda, ABD ve diğer ülkelerin çok sayıda sivilin yaralanmasına neden olan kimyasal kullanımı iddiaları ile ilgili tutumuna yönelik şu eleştiriler yöneltildi:

"Türkiye ve Arap militanlarca gerçekleştirilen hava saldırıları ile topçu atışları, birkaç hafta önce Suriye sınır kasabası Serekaniye'ye yağmur gibi yağdı. Saldırıya dair görüntülerde, yaralar içinde, etleri soyulmuş çocuklar görülüyordu.

Kullanılan malzemenin, hava ile temas etmesi halinde kendi kendine tutuşan ve yanan beyaz fosfor olduğu iddia edildi.

İngiliz Ordusu kimyasal silahlar biriminin eski başkanı Hamish de Bretton-Gordon, beyaz fosforun korkunç bir silah olduğunu ve her şeyi yaktığını ve insanları korkuttuğunu söyledi.

Erik Tollefsen ise, aşırı derecede acı verdiğini belirtti ve, 'Bu yanıklara, saldırının kurbanlarına ilk yardım sağlamaya çalışırken ilk elden tanıklık ettim. İçten içe yanar, yanar, yanar ve neden olduğu travma çok ağırdır' dedi.

İnsan Hakları İzleme Örgütü konuyla ilgili, 'Hayatta kalan kurbanlar yoğun bir acı, ağır enfeksiyonlar, organ yetmezlikleri ve hastalıklara karşı düşük direnç ile karşı karşıya kalırlar. Ayrıca, vücutlarında kalıcı şekil ve fonksiyon bozuklukları kalır. Psikolojik travma ve topluma uyum sağlayamama sorunları ortaya çıkar' tespitlerinde bulundu.

BM destekli Kimyasal Silahların Yasaklanması Örgütü (OPCW), bir süre önce Türkiye'ye yönelik iddialardan haberdar olduğunu doğruladı ve, 'kimyasal silah kullanılması ihtimaliyle ilgili bilgi topladığı'nı duyurdu.

Buna karşın, OPCW sözcüsü, bir soruşturma yürütülmediğini sadece durumu gözlemlediklerini belirtti. The Times of London ise, OPCW'nin iddiaları soruşturmadığı gibi, beyaz fosforla vücutlarının yandığından şüphe edilen kurbanlardan deri örnekleri toplamayı da reddediyor. Gerekçe ise, vakaların kendilerini aşması. 

Görünen o ki, Kürt doktorlar tarafından alınan ve analiz için Erbil'e gönderilen doku örnekleri buzdolaplarından çürümeye terk edilecek.

Kimse konunun soruşturulmasını istemiyor. OPCW, çok sayıda NATO ülkesi elçiliğinin kendilerine bu meseleye müdahil olmamaları yönünde telkinde bulunduğunu söyledi.

Bretton-Gordon da, 'Ortaya çıkabilecek sonuçlar nedeniyle, kimse bu meselenin soruşturulmasını istemiyor' yorumunu yaptı.

Buna karşın, İngiliz The Times Gazetesi, İngiltere'nin Türkiye'ye beyaz fosfor sattığını iddia etti.

'Kürtlere kimyasal saldırının kanıtları giderek artarken, İngiltere Türkiye'ye beyaz fosfor sattı" başlıklı haberde, "Kuzey Suriye'de Kürtlere karşı yanıcı kimyasalların kullanıldığı kanıtları arasında, İngiltere'nin Türkiye'ye fosfor ürünleri sattığı yönünde endişeler giderek arttı' denilirken, 'Bakanlar, son 20 yılda Ankara'ya fosfor içeren askeri ürün satışını içeren 70 ihracat izni çıkardı. Önde gelen İngiliz bir kimyasal uzmanı, kimyasal saldırı olduğundan şüphe edilen olay yerinden ve kurbanlardan toplanan örneklerin incelenerek bulunan beyaz fosforun hangi ülkeye ait olduğunun tespit edilebileceğini söyledi' ifadeleri dikkat çekti.

ABD Dışişleri Bakanlığı, sadece 2019 yılında Türkiye'ye 373.2 milyon dolarlık silah satışı anlaşmasını onayladı ve Serekaniye saldırısından sonra, hem Demokrat hemde Cumhuriyetçi senatörler, Dışişleri Bakanı Mike Pompeo'ya mektup yazarak, Türkiye'ye satılan silahların, Kuzey Suriye saldırısında kullanılabileceği uyarılarında bulundu.

Bretton-Gordon, dünyanın en güçlü ülkelerinin bu tür saldırıların önlenmesi için sesini yükseltmesi gerektiğini söyledi.