Trump, YPG'li Rakka planını beklemeye aldı
ABD'nin Rakka'yı YPG öncülüğünde IŞİD'den alma planının Trump yönetimiyle birlikte beklemeye alındığı ifade ediliyor.
ABD'de Barack Obama yönetiminin hazırladığı 'Rakka'ya son saldırı' planının Donald Trump yönetimiyle birlikte beklemeye alındığı bildiriliyor. Washington Post'un haberine göre Obama yönetiminin 7 aydan fazla bir süre üzerinde çalıştığı plan, Trump yönetimince yetersiz bulundu.
Haberde mevcut koşullar içerisinde "kötünün iyisi" olarak tanımlanan Rakka operasyonu seçenekleri arasında Obama yönetiminin YPG'yi silahlandırmayı tercih ettiği bildirildi.
Trump göreve gelmeden 3 gün önce, 17 Ocak'ta, Obama'nın ulusal güvenlik danışmanının Trump'a YPG'yi silahlandırma ve Türkiye'yi buna ikna etme konusundaki planı ilettiği belirtildi.
Trump'ın ekibinin ise bu planı yetersiz bulduğu aktarıldı. Haberde Trump yönetiminin en büyük çekincelerinden biri olarak "B planının olmaması" gösterildi. Trump, birden fazla seçeneğe sahip olduğu bir plan istiyor.
Trump'ın Rakka'nın alınmasında Rusya ve hatta Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad'la koordinasyonu artırmayı düşünebileceği ya da Obama gibi Kürtleri silahlandırmayı kabul edebileceği belirtildi.
Trump'ın sahadaki ABD askeri sayısı ve muhtemel sivil ölümleri konusunda daha esnek olan bir plan üzerinde çalışılmasını istediği ve bunun için Pentagon'a talimat verdiği bildirildi.
Haberde şu andaki yönetimin yaşadığı ikilemi Obama yönetiminin 2014'ten bu yana yaşadığı belirtilerek süreç özetle şöyle aktarılıyor:
"IŞİD, Irak ve Suriye'de önemli büyüklükte toprakları ele geçirdikten sonra Obama yönetimi askeri olarak müdahalede bulunmaya karar verdi ama sahada ABD askeri kullanmak istemiyordu. Pentagon'un hızlıca yerel partnerler bulması gerekiyordu ve Kürtler öne çıktı. Kürtlerle savaş sahasında ortaklık büyük riskler içeriyordu. Kürt savaşçıların Türkiye ve ABD'nin terörist olarak değerlendirdiği PKK ile bağları vardı.
Obama'nın aksine Erdoğan, IŞİD'i 1 numaralı tehdit olarak görmüyordu. 2014'te yapılan özel görüşmelerde Erdoğan, birinci endişesini Kürtler olarak açıklıyordu. Öncelik sırasında ikinci nokta ise Esad'ın gönderilmesi" idi.
2016 sonbaharında, Obama ve Erdoğan'ın farklı önceliklere sahip olmasından kaynaklanan gerginliklerin ardından ABD destekli Kürtlerin Rakka'yı alması nihayet yakın bir hedef olarak ortaya çıktı. Ortadoğu'daki ABD güçlerinin generali Joseph Votel, kente ilerlemek için Kürtlerin silahlandırılmasını istedi.
Bu öneri, Beyaz Saray'ı ikiye böldü. Savunma Bakanı Ashton Carter planı desteklerken diğerleri Ankara ile gerginliği artıracağı gerekçesiyle tasarıya karşı çıktı.
Obama'nın ulusal güvenlik danışmanı Susan E. Rice, planın en büyük muhalifiydi. Genelkurmay Başkanı Joseph Dunford ise halen Türkiye'nin Rakka'ya asker gönderme konusunda ciddi olup olmadığının değerlendirildiğini söylüyordu.
Pentagon içerisinde, Erdoğan'ın muhalif savaşçıları ve sonrasında kendi askerlerini gönderme sözü, 2 yıl boyunca büyük bir şüpheyle karşılandı ve bunlar "Erdoğan'ın hayaletleri" ya da "Erdoğan'ın tek boynuzlu atları" olarak anıldı.
2016 sonunda Dunford, Türklerin Rakka'yı alabilmek için yeterli olan askeri desteği sağlayamayacağına kanaat getirdi. Bunun üzerine Kürtlere zırhlı araç, antitank silahları, Rus yapımı makineli tüfekler ve mayın temizleme araçları temin etme planı devreye sokuldu. Şubat'ın ortasına kadar silahlar temin edilmezse Rakka operasyonunun 1 yıl daha erteleneceği uyarısında bulunuluyordu.
Kürtler, Rakka alındığında burayı Arap güçlere teslim etmeleri gerektiğinin farkındaydı.
ABD'nin BM Büyükelçisi Samantha Power ise planın Türkiye ile ilişkileri bozacağını biliyordu.
Görüşmelere katılan herkes planın Trump yönetimine danışılması gerektiğinde hemfikirdi. Trump yönetimi ise planı onaylamadı..."