Erdoğan, internete ve sosyal medyaya yasak sinyalini verdi

Erdoğan, internete ve sosyal medyaya yasak sinyalini verdi

Türkiye Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan bir kez daha internete ve sosyal medyaya yasak sinyali verdi.

Erdoğan, "Aile olarak can acıtıcı bir meseleyle karşı karşıyayız" ifadelerini kullandı.

Geçtiğimiz günlerde Başak Demirtaş ve Canan Kaftancıoğlu'na yapıldığı gibi bu kez Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak'ın paylaşımına eşi Esra Albayrak'ı hedef alan yorumlar yapıldı. Adalet Bakanı Abdülhamit Gül, bu kişilerin hukuk önünde hesap vereceğini açıkladı. Çirkin saldırıya Mansur Yavaş, Muharrem İnce, Meral Akşener, Fahrettin Altun, Betül Sayan Kaya, Aykut Erdoğdu gibi isimlerden de tepki geldi.

Sosyal medyadan yapılan çirkin paylaşımlara değinen Erdoğan, olası bir yasağın da işaret fişeğini çakmış oldu:

"Önceki gece 8'inci torunum Hamza Salih dünyaya geldi. Berat Bey evladının doğumunun sevincini paylaştı. Bu mesajın altına on binlerce kişi tebriklerini ifade eden yorumlar yazdı. Ancak sayıca az da olsa bırakınız ahlakı, namusu, haysiyeti, insanlıktan dahi nasibini almamış kalbi kararmış bazı alçaklar, içlerindeki kötüyü sergileyen hakaretlerle bu güzel iklimi kirletmeye çalıştı. Yargı ve emniyet teşkilatlarımız hemen harekete geçip bu haysiyetsizlerin kimliklerini tespit etmeye ve işlem yapmaya başladı. Dünyaya henüz gözlerini açmış bir bebek üzerinden ailesine ve onların temsil eden değerlere saldıran bu alçakların peşini bırakmayacağız. Hukuk önünde bu esfeli safilinlerin her birinden hesabını soracağız. Benzer saldırıları daha önce de yaşamıştık. Son yıllarda bu tür saldırıların artmasında mecraların kontrolsüzlüğünün rolü vardır.

Niçin Twitter, niçin Netflix, niçin Youtube gibi sosyal medyalara karşı olduğumuzun ne demek olduğunu anlıyor musunuz? İşte bu ahlaksızlıkları ortadan kaldırabilmek için."

AKP Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısı'nda açıklamalarda bulunan Erdoğan, Covid-19 ve ekonomide gelinen noktayı 'ümit verici' olarak nitelendirdi.

Koronavirüs ile ilgili "Haziran ayı ile ilgili ilk veriler, bu doğrultuda  ümit verici gelişmelere işaret ediyor" diyen Erdoğan'ın açıklamalarının satır başları şöyle:

"Temmuz ile birlikte çok daha büyük bir sıçrama içine gireceğimizden şüphe duymuyoruz." diyen Erdoğan, "Yıl sonuna ulaştığımızda kayıp olarak görülen 2020'yi herkesi şaşırtan bir büyüme oranıyla kapatacağız.

Toplantımızın hemen ardından Astana Süreci ile ilgili olarak, Türkiye-İran-Rusya ile bir araya geliyoruz. Bu görüşmemizi de aynı şekilde özellikle İdlib'de, Suriye'de ve bölgedeki gelişmeleri ele alacağımız görüşmeyi yapacağız. O nedenle sizlerle bir arada olamadık. 3'lü toplantıyı yapmak zorundayız.

Avrupa başta olmak üzere kimi ülkelerin Türkiye'ye yönelik izlediği kısıtlama politikaları siyasidir. Bunların da üstesinden geleceğiz.Normalleşme takvimi ile birlikte tüm ticari faaliyetler kademeli olarak başladı. 

İçeride ve dışarıda kötümserlik havası estirseler de hedeflerimize ulaşacağımıza inanıyoruz.Haziran ayı ile ilgili ilk veriler, bu doğrultuda  ümit verici gelişmelere işaret ediyor.Temmuz ile birlikte çok daha büyük bir sıçrama içine gireceğimizden şüphe duymuyoruz.Yıl sonuna ulaştığımızda kayıp olarak görülen 2020'yi herkesi şaşırtan bir büyüme oranıyla kapatacağız.

Ülkemizin güvenliğini sağlamaya yönelik operasyonları salgın döneminde de kesintisiz sürdürdük. Libya'nın meşru hükümetinin, ülkenin birliği, bütünlüğü için yönettiği mücadeleyi destekliyoruz.Kimi devletlerin darbecilere kol kanat germesini ibretle takip ediyoruz.Türkiye Libya halkını darbecilerin insafına bırakmayacak, uluslararası meşruiyet çerçevesinde hareket etmeyi sürdürecektir.Bazılarının hâlâ sömürgeci reflekslerinden kurtulmaması kendi ayıplarıdır. 

Ülkesine ve milletine düşman bir avuç mankurtu bir tarafa bırakırsak ulaşamayacağımız, gönlünü kazanamayacağımız kimse yoktur. Seçimlerde aldığımız oyun potansiyelimizin sadece bir bölümünü oluşturduğunu asla unutmuyoruz. Partimizin kaderi Türkiye'nin kaderiyle bütünleşmiştir.Her an ve her yerde insanlarının gönül kapılarını açma gayreti içinde olmalıyız. Aksi takdirde milletimize mahçup olmanın yanında, koskoca bir medeniyet davasına zarar vermiş duruma düşeriz.Genel Başkanından üyesine kadar AK Parti'nin tüm mensupları bu şuurla hareket etmek zorundadır."

Haberin kaynağına buradan ulaşabilirsiniz