Musa Anter Davası 'zaman aşımı' gerekçesiyle düşürüldü

Musa Anter cinayeti davasının 37’nci duruşmasında savcılık, 30 yıllık sürenin dolduğu gerekçesiyle zaman aşımı kararı talep etti. Mahkeme davanın düşürülmesine karar verdi.

Musa Anter Davası 'zaman aşımı' gerekçesiyle düşürüldü

Diyarbakır’da 20 Eylül 1992’de katledilen Kürt yazar ve gazeteci Musa Anter’in ölümüne ilişkin açılan davanın 37’nci duruşması Ankara 6’ncı Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü.

Ara kararını açıklayan mahkeme heyeti, Musa Anter cinayeti davası için 30 yıllık zaman aşımının uygulanması ve davanın düşürülmesine karar verdi.

Mahkeme heyeti 1993 yılında ‘Yeşil’ kod adlı Mahmut Yıldırım tarafından öldürülen Ayten Öztürk cinayeti yönünden devam eden dosyanın da zaman aşımı gerekçesiyle düşmesine hükmetti.

Suç tarihi 1996 olan JİTEM ana davasının ayrılmasına ve yargılamasının sürdürülmesine karar verdi.

Anter ailesinin avukatlarının 30 yıl dolduğu gerekçesiyle dosyanın zaman aşımına uğramamasını ve davanın “insanlığa karşı suç” kapsamında ele alınmasını talep ettiği duruşmaya çok sayıda kişi katıldı.

Mahkeme başkanı yakalama kararı bulunan sanıklara dair yazılan yazılara cevap verilmediğini söyledi. Heyet, İsveç’te bulunduğu ifade edilen Abdullah Aygan (Aziz Turan) için Adalet Bakanlığı’na yazılan yazılara yanıt verilmediği belirtildi.

Anter ailesi ve avukatları davada zaman aşımı sürelerinin işletilmemesini, “İnsanlığa karşı suç” başlığıyla dosyanın ele alınmasını talep ederek mahkemeye dilekçe sundu.

Duruşmada ilk olarak İHD Eş Başkanı Avukat Öztürk Türkdoğan konuştu.

Davanın zaman aşımına uğramaması gerektiğini ifade eden Türkdoğan, “Bu davada insanlığa karşı suç kapsamında yargılama yapılması gerekiyor. Anter devlet içerisindeki çete tarafından alınan siyasi kararla öldürüldü. Faili meçhul olarak adlandırılan devlet içindeki çete yapılar tarafından sadece Anter değil çok sayıda insan öldürülmüştür” şeklinde konuştu.

Musa Anter kimdir? 

Kürt gazeteci ve yazar. 1920’de Mardin Nusaybin’in Zivingê (Eski Mağara) köyünde doğdu. İlkokulu Mardin'de, ortaokul ve liseyi Adana'da okudu. İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi'ni yarıda bıraktı.

İlk gözaltına alınması öğrencilik yıllarında Dersim İsyanı sırasında oldu. Devrimci Doğu Kültür Ocakları, Halkın Emek Partisi, Mezopotamya Kültür Merkezi ve İstanbul Kürt Enstitüsü'nün kurucuları arasında yer aldı.

Hukuk Fakültesini üçüncü sınıfta bırakınca Şark Postası ve Dicle Kaynağı'nda yazmaya başladı. İleri Yurt gazetesindeki Kürtçe şiiri 'Qimil/Kımıl' sebebiyle 1959'da cezaevine konuldu ve ünlü 49'lar davasında idamla yargılandı. 1963'te cezaevinde yattı, 1967'de sürgüne gönderildi, 1971 ve 1980 askeri darbelerinde cezaevine girdi.

Anter hayatı boyunca İleri Yurt, Dicle-Fırat, Barış Dünyası, Deng, Yön, Azadiya Welat, Yeni Ülke, Özgür Gündem, Rewşen ve Tewlo'da yazdı, yedi kitap ve Kürtçe-Türkçe Sözlük yayımladı.

20 Eylül 1992'de Kültür-Sanat Festivali için bulunduğu Diyarbakır'da festivale katıldı, kitaplarını imzaladı. Akşam Cumhuriyet Mahallesi'nde yeğeni gazeteci-yazar Orhan Miroğlu ile birlikte silahlı saldırıya uğradı. Anter öldü, Miroğlu yaralandı.

Abdülkadir Aygan, 2004'te "İtirafçı Bir JİTEM'ci Anlattı" adlı kitabında Anter cinayetiyle ilgili Binbaşı Ahmet Cem Ersever, "Yeşil" kod adlı Mahmut Yıldırım, Mustafa Deniz, "Hogir" kod adlı Cemil Işık, Suriye İstihbarat Örgütü El Muhaberat'ın eski elemanı Neval Boz, JİTEM Telsiz Kumanda Merkezi'nde görevli Ali Ozansoy, JİTEM Tim Komutanı Savaş Gevrekçi ve "Şırnaklı Hamit"in adını verdi.

Davanın Seyri 

JİTEM'e ilişkin 1999'da hazırlanan 11 sanıklı iddianame ile 2005'te hazırlanan 5 sanıklı iddianamenin 2010'da birleştirilmesiyle "JİTEM Ana Davası" ve Musa Anter'in öldürülmesine ilişkin 2013'te başlatılan dava birleştirildi.

Ardından Dersim'de 1992'de evinin önünden "Beyaz Toros"a bindirilerek kaçırılan ve o dönem JİTEM'e bağlı çalışan "Yeşil" kod adlı Mahmut Yıldırım tarafından işkence yapılarak öldürüldüğü belirtilen Ayten Öztürk'ün Elazığ 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen dosyası, Musa Anter ve JİTEM Ana Davası ile birleştirildi.

Dava Diyarbakır 7. Ağır Ceza Mahkemesi'nde 2013'te başladı. Mahkeme, 2014 yılında Anter davasıyla JİTEM Ana Dosyası'nın birleştirilmesine karar verdi. Dosya daha sonra güvenlik gerekçesiyle Ankara'ya nakledildi. Ankara 6. Ağır Ceza Mahkemesi, Yeşil kod adlı Mahmut Yıldırım tarafından kaçırılarak işkenceyle öldürülen Ayten Öztürk davasının da Anter-JİTEM davasıyla birleştirilmesine karar verdi. Böylece davadaki dosya sayısı da sanık sayısı da arttı. Dava sürerken, İsveç'te yaşan Abdulkadir Aygan'ın ifadesi bir türlü istinabe yoluyla alınamadı. 2012'de tutuklanan Hamit Yıldırım, 2017 yılında tahliye edildi.

Cinayet, uzun yıllar faili meçhul kaldı. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM), bu nedenle Türkiye'yi 2006 yılında mahkûm etti ve Anter ailesine 28 bin 500 euro tazminat ödenmesine karar verdi.