Ahmet Türk’ten Newroz mesajı:Kürtler ulusal birliği düşünmeli, Kürtler bir araya gelmek zorundadır

Diyarbakır’da düzenlenen Newroz kutlamalarına katılan Ahmet Türk, burada yaptığı konuşmada Kürt ulusal birliğine dikkat çekerek, “Bugün Kürtler artık ulusal birlik için yeniden düşünmek zorundadır” dedi.

Ahmet Türk’ün Newroz’da yaptığı konuşma özetle şöyle:

“Bugün olağanüstü koşulardan geçiyoruz. Geçmişe, tarihimize baktığımızda bunları birçok kez yaşadığımızı biliyoruz. 1925’te Şeyh Sait, 1927’de Ağrı, 1938’de Dersim’de Kürt halkına yönelmeler oldu. Ancak bütün bu yapılanlar asla ve asla Kürt halkını özgürlük mücadelesinden koparmadı.

 ‘Afrin saldırısı bile onlara iktidarı sağlamayacak’

7 Haziran’dan sonra sindirme ve çürütme politikalarının yürütüldüğünü çok iyi biliyoruz. Bu da yetmedi çünkü o sindirme ve çürütme, tehdit politikalarının para etmediğini gördüler. Eş başkanlarımızı, belediye başkanlarımızı, aydınları, akademisyenleri, devrimcileri, dostlarımızı sindirmek için her türlü yönteme başvurdular. Bu da yetmedi. Bu sefer, bir Efrin’e saldırıyla kendi iktidarlarını sağlamlaştırmak için adeta halklarımızın genleriyle oynadılar. Ama şunu bilsinler ki Efrin saldırısı bile onlara bu iktidarı sağlamayacaktır.

‘Kemal Kurkut Newroz şehididir’

Geçen yıl Amed Newrozu’nu kutlamaya gelen Kemal Kurkut kardeşimizi  anmadan geçemeyiz. 23 yaşında üniversite öğrencisi bir genç polis kurşununun hedefi oldu. O, Newroz şehidimizdir.

Demokrasi mücadeleleri uzun solukludur. Birileri günü kurtarmak için yüzyıllarca birlikte yaşayan halklarımızı karşı karşıya getirmek için insanlık dışı yöntemler kullanıyor. Ortadoğu’da Türkiye’yi bataklığa sürüklemek isteyen egemen güçleri de biliyoruz. Bugün Afrin’e gidişi zafer olarak görenler halkları karşı karşıya getirmenin zafer olmadığını, Türkiye’ye de Kürt halkına da zarar verdiklerini görecekler.  

‘Afrin saldırısı Kürt halkını adalet ve eşitlik mücadelesinden alıkoyamayacak’

Biz ancak halkların kardeşliği ile adalet ve eşitlik duygusuyla bu topraklara barış geleceğini söyledik. Bugün de aynı inançtayız. Başka bir yöntem yok. Dersim’e, Amed’de Agirî’de insanların baskı ile sindirilmesi, susturulması, Kürt halkının özgürlük mücadelesinden alıkoymadı. Bugün Afrin saldırısı da Kürt halkını özgürlük, demokrasi, adalet ve eşitlik mücadelesinden alıkoyamayacak.

‘Kürtler bir araya gelmek zorundadır’

Bugün Kürtler artık ulusal birlik için yeniden düşünmek zorundadır. Bir ulusal kongreye en hızlı şekilde gidilmek zorundadır. Bütün Kürtler, bütün Kürt partileri, bütün Kürt aydınları, devrimciler, sosyalistler, vicdan sahibi insanlar demokratik birlik için bir araya gelmek zorundadır. Daha geniş bir birliktelik, demokrasi için ortak mücadeleyi esas alan bir mantıkla hareket etmeliyiz.

Birinci dünya savaşını, Hitler Almanya’sını gördük. Sonunda barış masasında bütün sorunlar çözüldü. Bugün bu iktidara sesleniyoruz. Sindirme çürütme politikalarıyla halklarımızın geleceğini karartıyorsunuz. Bunu yapmayın. Kürtler bu ülkede adil, özgür, eşit bir yaşamı esas almıştır. Bundan dolayı biz koşullar ne olursa olsun halklarımızın geleceğini güvence altına alacak, demokratik siyaseti büyütecek, sorunları diyalogla çözecek bir aklın ortaya çıkması için çaba göstereceğiz.

‘Biliyorum öfkelisiniz ama haksızlıkları dayanışma ile aşabiliriz’

Duruşunuzdan bu halka karşı yapılan yanlışlıkların sizi ne kadar öfkelendirdiğini görüyorum ama insanlık tarihinde bütün haksızlıkları karşı durarak, örgütlenerek dayanışma içinde aşılabileceğini de biliyoruz. Bunu için doğru bir dayanışmayı sağlayacak bir sürecin başlatılması için çaba ortaya koymalıyız.

‘Afrin’e sahip çıkın’

Bugün yüreğimiz soğuk ama gelecek bizimdir. Buradan, bu alandan tekrar size sesleniyorum: Buradaki direnişinizi sürdürün ve Afrin’e sahip çıkın.”