Erdoğan neden Binali Yıldırım'ı ikinci adam yapmadı?

AKP’de Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın davetiyle Genel Başkan olan yine onun işareti ile koltuğu bırakıp Meclis Başkanlığı'na geçen Binali Yıldırım, bu kez 31 Mart yerel seçimlerinde İstanbul adayı olarak yarışıyor.Adaylığı sonrası bir süre Meclis Başkanlığı'ndan istifa etmemesi aslında duyduğu endişe ve rahatsızlığa yorumlandı.

Erdoğan neden Binali Yıldırım'ı ikinci adam yapmadı?

AKP’de Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın davetiyle Genel Başkan olan yine onun işareti ile koltuğu bırakıp Meclis Başkanlığı'na geçen Binali Yıldırım, bu kez 31 Mart yerel seçimlerinde İstanbul adayı olarak yarışıyor.Adaylığı sonrası bir süre Meclis Başkanlığı'ndan istifa etmemesi aslında duyduğu endişe ve rahatsızlığa yorumlandı.

Yeniçağ yazarı Orhan Uğuroğlu, “Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'ni Türkiye'ye, başkan ya da tek tek adam rejimini Erdoğan'a hediye eden Binali Yıldırım'dır. Beklerdim ki Recep Tayyip Erdoğan, ’gel yardımcım, vekilim ol Binali’ desin” yorumunu yapıyor.

“Aralarında ne geçti ki Cumhurbaşkanlığı Yardımcılığı'na Başbakanlık Müsteşarlığı yapan Fuat Oktay'ı atadı. Türkiye'nin ikinci adamlığına başbakanlık yapanı değil yardımcısının görevlendirilmesinde bir hikmet var mı?” diye soran Uğuroğlu, "Meclis Başkanlığı'na en güvenilir yakını olan Yıldırım'ı atayarak yasama faaliyetlerinde ve AKP ile MHP koalisyonunda görev yapmasını amaçladı diye düşünmüştüm o tarihte” diyor. Ancak sonra yanıldığını belirten yazar, “Binali Bey'i İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı için aday olarak atayacakmış. Binali Bey görülüyor ki kırgın, küskün, yorgun, heyecansız, projesiz ama çok esprili” iddiasını öne sürüyor.

Uğuroğlu, Binali Yıldırım’ın en önemli proje olarak açıkladığı, "İstanbul trafiğini akışkan hale getireceğim" sözlerini de tiye alarak, “25 yıl yönettikleri İstanbul'un trafiğini kilitleyen zihniyet sorunu çözmeyi değil, akışkanlığı vaat ediyor. Çok esprili bir yanı var ki hayranım gerçekten” diyor.

Yazar daha sonra Yıldırım’ın, İstanbul Tasarım Zirvesi'ndeki şu sözlerini alıntılıyor:

"İstanbul'un tabii bir romantik tarafı var, sosyal tarafı var, kültürel tarafı var ben buna çok yetkin değilim. Burada bu işin üstatları var, sadece çıkarken arkadaşlara dedim şuradan bir iki laf yazın, onlar da hemen internetten girdiler. Yahya Kemal'in o meşhur 'Sana dün bir tepeden baktım aziz İstanbul' sözünü buldular. Tabii bu biraz tepeden bakma işi olduğu için bir tane daha bulun dedim.”

Bu ifadeler üzerinden “Tüfeksiz savaşa giden asker misali slogansız ve projesiz İstanbul'u yönetmeye gönülsüz ama talimatla giden siyasetçinin bir itirafıdır bu sözler” görüşünü dile getiren Uğuroğlu, “Düşünüyorum da Cumhurbaşkanlığı Yardımcılığı'na layık görülmeyen Binali Yıldırım'ın İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı'na neden aday gösterildiğini anlayamıyorum. Cumhurbaşkanlığı Yardımcılığı'na layık değil de belediye başkanlığına mı layık?” diye soruyor ve ekliyor: 

“Binali Yıldırım da Mehmet Özhaseki de ‘emir’ verilerek aday yapıldılar. Tıpkı darbeci Kenan Evren'in 1983 seçiminde emir ile MDP'yi kurdurup Genel Başkanı emekli Orgeneral Turgut Sunalp'i desteklediği gibi bir siyasi benzerlik yaşanıyor.”