Kürdistani İttifak Çalışması: Seçmenlerin iradesi gasp edilmiştir

Kürdistani İttifak Çalışması: Seçmenlerin iradesi gasp edilmiştir

Kürdistani İttifak Çalışması, HDP’li Leyla Güven ve Musa Farisoğulları ile CHP’li Enis Berberoğlu’nun milletvekilliklerinin düşürülmesine, “Seçmenlerin iradesi gasp edilmiştir” şeklinde tepki gösterdi.

3 ismin milletvekilliklerinin düşürülmesiyle ilgili yazılı bir açıklama yapan Kürdistani İttifak Çalışması, “Sonuç olarak bu milletvekillerini oyları ile meclise gönderen seçmenlerin iradesi gasp edilmiştir. Söz konusu milletvekillerinin adaylığını YSK onayladı, 2018 yılından beri bu kararlar söz konusu idi. TBMM Başkanı Sn Mustafa Şentop neden karar değişikliğine gittiğini kamuoyuna ve söz konusu milletvekillerine oyları ile temsil yetkisi veren seçmenlere açıklamak ile sorumludur” ifadelerini kullandı.

“TBMM’de milletvekillerinin dokunulmazlığının kaldırılması için 20 Mayıs 2016’ da anayasa değişikliğine onay veren ana muhalefet partisi CHP’nin seçmenlere özür borcu vardır” denilen açıklama, şöyle devam etti:

“Kürt halkının karşı karşıya olduğu ve rutinleşen hak ihlalleri ve zulüm, bir gün gelir seyirci kalanları da vurur. 31 Mart 2019 Yerel Seçimlerinde aldığı hezimeti hazmedemeyen AK Parti iktidarı halkımızın özgür ve adil iradesinin sonucu olarak seçilen belediye başkanları yerine devletin tayin ettiği kayyımları atadı. Bu müdahale 31 Mart seçimlerinin demokratik sonuçlarına olan güveni sarstı. Kayyımlar ile müdahale yerel düzeyde seçmenimizi temsiliyet hakkından mahrum bıraktı. Kayyımları atayan iktidar ülke genelinde ciddi bir muhalefet ve protesto ile karşılaşmadığı için şimdide batıda kaybettiği büyükşehir belediyelerini hedef tahtasına oturttu.

Siirt’te yıkılan Celadet Ali Bedirxan Kütüphanesi, Efrin’de Kürtçe’nin eğitim programından çıkarılması, Kürt siyasetçilerinin mesnetsiz iddialarla cezalandırılıp zindanlara atılması, demokratik ve sivil siyasete yönelik ağır saldırılar kabul edilemez.”

“Başta CHP olmak üzere demokratik siyasetin güçlü aktörleri saflarını sıklaştırmalı, siyasi baskı ve zulme karşı mücadele etmelidir” denilen açıklamada son olarak şunlar belirtildi:

“Kürt meselesinin kalıcı, gerçekçi, hak ve adalet ekseninde insancıl, barışçıl ve kalıcı bir çözüme kavuşturulmasının yolu başarısızlığın ve zulmün simgesi güvenlik siyaseti değildir. Ülkede demokrasinin nefes alabilmesi için bu sorunun demokratik, sivil ve barışçıl çözümü gereklidir. Birlik güç ve başarının anahtarıdır.”