Türkiye ve Rojava'da savaş hazırlıkları, ABD Heyeti Ankara yolunda...

Türkiye’nin son günlerde sınıra askeri sevkiyatı Fırat’ın doğusuna müdahale hazırlığı olarak değerlendirilirken, hafta başında ABD heyetinin Ankara’ya geleceği bildirildi. 

Askeri yığınağın yapıldığı yerler Kobani ve Tel Abyad karşısında bulunan Suruç ve Akçakale. Yani hareketlilik Kuzey ve Doğu Suriye sınırında.

Bu sınır hattına zırhlı personel taşıyıcıları ile komando ve mühimmat sevkiyatı yapılıyor. Bu mühimmatlar arasında obüs ve tanklar var.

Öte yandan sınırın karşı tarafı da hareketli. Yerel kaynaklar Demokratik Suriye Güçleri’nin sınır hattındaki mevzilerini güçlendirdiğini ve bölgeye ağır silahlar taşıdığını aktarıyor.

Sınırdaki hareketlilik sürerken Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, 18 Temmuz’da beraberindeki komutanlarla beraber sınıra gitti.

Hatay’ın sınır bölgesinde konuşan Akar, “Bir an önce bölgede huzuru ve sükunu sağlayacağız, herkesin çoluğu, çocuğuyla evlerine rahat ve huzur içinde dönmesini ve yaşamasını sağlayacağız” ifadesini kullandı.

Fırat’ın doğusuna müdahale hazırlığı

Kuzey Suriye’den bildiren gazeteci-yazar Fehim Taştekin, BBC Türkçe için kaleme aldığı yazısındaTürkiye’nin sınırdaki askeri yığınağının “Rojava’daki ‘demokratik özerklik’ projesini çökertmeye yönelik bir müdahalenin hazırlığı olarak görüldüğünü” belirtiyor.

Taştekin’e göre olası müdahalenin önünü açacak ya da kapatacak birincil faktör ise ABD’nin tutumu.

Dün Mezopotamya Ajansı’nda yer alan Nazım Daştan imzalı haberde de Türkiye’nin Kuzey ve Doğu Suriye’de oluşturulacak ‘güvenli bölge’de yer alabilmek için askeri hareketliliğini arttırdığı, Ankara’nın müdahale hazırlığı içerisinde olduğu, ABD’nin devreye girdiği ifade ediliyor.

Haberde, arabuluculuk görevi üstlenen ABD’nin Suriye Özel Temsilcisi James Jeffrey başkanlığındaki ABD heyetinin hafta başında Ankara’ya geleceği belirtiliyor. ABD’nin tutumu ise merak konusu.

ABD sınırlı müdahaleye ‘yol verir’ mi?

Gazeteci Daştan, ABD’nin iki tarafı ‘çatıştırmaktan’ ziyade karşılıklı mevzilendirerek kendi çizgisine çekmek istediği görüşünün baskın geldiğini; Rusya’nın ise ABD’nin bu arayışını çıkarlarına ters gördüğünü aktarıyor.

Peki, “ABD aradan çekilir mi, çekilirse ne olur?” Taştekin’in bu sorusunu Demokratik Suriye Güçleri’nin (DSG) genel komutanı Mazlum Kobani yanıtlıyor.

DSG Komutanı Kobani, Türkiye’nin Afrin’e dönük operasyonunu hatırlatarak “Fırat’ın doğusu ile Afrin birbirine benzemez” diyor ve ekliyor:

“Yerden göğe kadar fark var. Uluslararası faktörler bir kenara Türk ordusu ile başbaşa kalsak bile durum farklıdır. Aylarca hatta yıllarca süren bir savaş olacaktır. Burası geniş bir alan. Afrin’de stratejik bir karar aldık ve savaşı sadece Afrin’le sınırlı tutmak istedik. Fakat burada öyle olmayacak. Türk ordusu herhangi bir yere saldırırsa bu topyekün bir savaşa dönüşecek.

“Türkiye önümüzdeki 2 hafta ciddi bir baskı yapacak, kışkırtacak. Fakat (müdahale gibi) bir hata yapacağını zannetmiyorum. Şu anda yığınak yapıyor, biz de yapıyoruz. Bu gerilim içinde birileri hata yaparsa bu kıvılcım ateşe dönüşebilir, böyle bir tehlike var. Onun için Amerikalılar provakasyonla kontrol dışı bir savaşın önünü almak için diplomatik çalışmalar yürütüyor.”

Şimdi gözler hafta başında Ankara’ya geleceği söylenen ABD heyeti ile Türkiye’nin yapacağı görüşmede.

Hükümete yakın Yeni Şafak gazetesi, heyetin ‘Suriye Çalışma Grubu’ toplantısı için Ankara’ya geleceğini, toplantının Dışişleri Bakanlığı’nda gerçekleşeceğini, toplantının gündeminde ‘güvenli bölge’nin olacağını aktarmıştı.

Heyetin Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın ve Milli Savunma Bakanlığı ile de temasta olacağı belirtiliyor.