Gergerlioğlu: HDP'yi Türkiye'nin kucaklamasını istiyoruz... Katırcıoğlu: Türkiyelileşmiş tek partiyiz
HDP, milletvekilleri Leyla Güven ve Musa Farisoğulları'nın vekilliklerinin düşürülmesinin ardından tutuklanmasına (Güven daha sonra serbest bırakıldı) tepki olarak başlattığı, 'Darbeye Karşı Demokrasi Yürüyüşü'nün ilk gününde pek çok engel ve müdahale ile karşılaştı.
İstanbul'da 15 gün süreyle tüm eylemler yasaklanırken, HDP'nin yürüyüş güzergahındaki 10 ilde de giriş-çıkışlara sınırlamalar getirildi.
HDP Kocaeli Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu ve HDP İstanbul Milletvekili Erol Katırcıoğlu, HDP'nin yürüyüş aracılığıyla barış ve demokrasi talebine dikkat çekti.
'Darbeye Karşı Demokrasi Yürüyüşü'nün Edirne ayağına katılan Gergerlioğlu, Hakkari ve Edirne'den Ankara'ya doğru çıkılan yürüyüşün Türkiye siyasetine ve halklarına mesajını yorumladı.
"Biz Kürt illerine itilmeye çalışılan partimizi tüm Türkiye'nin kucaklamasını istiyoruz, biz tüm Türkiye'yi kucaklamak istiyoruz" diye konuşan Gergerlioğlu, Türkiye'nin demokrasi sancısı çektiğini ve demokratik bir toplum üretmek istediklerini ifade etti.
Gergerlioğlu, "Haksızlığa uğradık ve elimizde haklılık gibi çok büyük bir gücümüz var" yorumunu yaptı.
Gergerlioğlu'nun açıklamalarının satır başları şöyle:
"Türkiye'yi Edirne'den Hakkari'ye kadar kuşatmaya en çok aday olan partiyiz. Bu ülkede Türkiye'nin tüm sorunlarına çözüm bulmaya çalışan bir anlayışız. Evet en önemli meselemiz Kürt meselesi ancak Türkiye'nin tem meselelerine yönelik çözüm önerilerimiz var. O nedenle sadece Hakkari'den Ankara'ya değil, Edirne'den de Ankara'ya yürüyoruz. Bizi sadece bir yere itmeye, marjinalize etmeye çalışanlara karşı Türkiyelileşme idealimizi gerçekleştirmek üzere böyle bir yürüyüşü tertip ettik.
Biz şunun altını çiziyoruz: Türkiye'yi provokasyonlara, kaosa sokmak isteyenlere karşı biz bir barış, demokrasi yürüyüşü yapmak istedik. Bunu da yapıyoruz. Belki elimizde devletin polis gücü yok ancak haksızlığa uğradık ve elimizde haklılık gibi çok büyük bir silahımız var. O yüzden iktidar ne yapacağını bilemiyor. Trajikomik tedbirler alıyor. Şehirlere giriş çıkış yasağı getiriyor. 10 şehir ve bugün de üstüne İstanbul. Şehirleri felç edecek uygulamalar getiriyor.
Bizim vermek istediğimiz mesajı kendi korkularıyla vermiş oldular. Kendi tavırlarıyla aslında her halükarda kendi yanlışlarını bir tablo halinde Türkiye kamuoyuna sunuyorlar. Bu bir çaresizliktir. Biz sadece Kürt illerine itilmeye çalışılan partimizi tüm Türkiye'ye sunduk ve tüm Türkiye'nin kucaklamasını istiyoruz. Biz tüm Türkiye'yi kucaklıyoruz, söylemimiz bu yönde. Türkiyelileşmek isteyen bir partiyi kriminalize etme, bir kenara itme çabaları boşuna çabalardır. Türküyle, Kürdüyle bir Türkiye mesajı veren HDP var."
Katırcıoğlu ise, "Biz Türkiyelileşmiş tek partiyiz, Türkiye'de tek kimlik varmış gibi politika yapan onlar (iktidar)" dedi ve, "Demokrat bir toplum üretmek istiyoruz" ifadelerini kullandı.
"HDP olarak ifade ettiğimiz siyaset, zamana uygun, güncel. Türkiye halklarına bu çerçeveden seslenmeye çalışıyoruz" diye konuşan Katırcıoğlu, "Kürtlerin de bu toplumun önemli bir kesimini temsil ettiğini, Cumhuriyet'in ortakları olduğunu hatırlatmak istiyoruz" görüşünü dillendirdi.
Katırcıoğlu'nun açıklamalarının satır başları şöyle:
"Türkiye'de söylenmesi gereken, siyasilerin söyleyemediği gerçekleri söyleyen bir partiyiz. Türkiye'nin farklı kimliğinin bir arada yaşamak konusunda sıkıntı çektiği gerçeğini ifade ediyor ve diyoruz ki, 'Bu toplum böyle yaşayamaz, daha ileri bir demokrasi üretmemiz lazım ki, herkes istediği gibi yaşayabilsin, herkes kendi kimliğinin gerektirdiği dini, kültürel eylemleri yaparak yaşayabilsin.' Hani bize diyorlar ya, 'Sizin Türkiyelileşmeniz lazım' biz esasında Türkiyelileşmiş tek partiyiz. Esasında onlar Türkiyelileşemediler. Onlar Türkiye'de tek bir kimlik varmış gibi siyaset yapıyor.
Türkiye'nin bu çok kimlikli yapısına en uygun siyaseti öneren biziz. Sorunların çözülmesinden yanayız. Daha demokrat bir toplum üretmek istiyoruz. Karşımızdakiler ise tek tip bir Türkiye görmek istiyor. 90-100 yıllık hikayemiz sona ermeli. Türkiye bu farklılıkları ile birlikte yaşamanın yolunu bulmalı. HDP'nin iddiası bu. Bu iddia, zamana uygun bir iddia. Bizim HDP olarak izlediğimiz siyaset, güncel, zamana uygun ve Türkiye halklarına bu çerçeveden seslenmeye çalışıyoruz."
(kaynak ahval)
