KCK'den Öcalan tepkisi

Kürdistan Topluluklar Birliği (KCK), PKK lideri Abdullah Öcalan ile yapılan görüşmeyi direnişi zayıflatmak için yapılmış bir görüşme olarak tanımladı.

KCK'den Öcalan tepkisi

Kürdistan Topluluklar Birliği (KCK), PKK lideri Abdullah Öcalan ile yapılan görüşmeyi direnişi zayıflatmak için yapılmış bir görüşme olarak tanımladı.

8 yılın ardından 2 Mayıs'ta avukatları ile görüşme yapılmasına izin verilen ve avukatları aracılığı ile açıklama yapan Abdullah Öcalan görüşmesine KCK'den tepki geldi.

Yapılan görüşmeyi ‘direnişi zayıflatmak için avukatların İmralı’ya gidişi planlanmıştır’ şeklinde tanımlayan KCK, tecridin hala sürdüğünü ve bu temelde devam eden açlık grevlerini desteklediklerini duyurdu.

KCK Yürütme Konseyi eşbaşkanlığı’ndan yapılan yazılı açıklamada,  “Tecrit kalkmamış, direnişçilerin talepleri karşılanmamıştır. Sadece tecridi kırma direnişinin yarattığı iç ve dış kamuoyunun baskısını kaldırmak ve direnişi zayıflatmak için avukatların İmralı’ya gidişi planlanmıştır” ifadelerine yer verildi.

Öcalan’ın mesajında MHP-AK Parti ittifağına ‘barış ve demokrasi seçeneği’ mesajı verildiği belirtilen açıklamada; “Önderlik mesajında her türlü kutuplaşma ve çatışma kültüründen uzak derin bir toplumsal uzlaşma ihtiyacına vurgu yapmıştır. Türkiye’nin ve bölgenin sorunlarının da savaş ve fiziki baskı araçlarıyla değil, akıl, politik ve kültürel güçle çözebiliriz, demiştir. Sorunların çözümünde ise demokratik müzakere yönteminin esas alınmasını ortaya koyarak onurlu barış ve demokratik çözüm istemini dile getirmiştir. Bu değerlendirmelerin AKP-MHP iktidarının politikalarına karşı demokratikleşme seçeneği olduğu açıktır. Önder Apo’nun duruşunu ortaya koyan bu değerlendirmeler esas olarak da Türkiye’nin demokrasi güçlerine ve halklarına bir mesaj olmaktadır1 şeklinde değierlendirildi.

Tecrit kalkmadığı için açlık grevlerinin devam edeceğine vurgu yapan KCK, “Avukatların söylediklerinden anlaşılmaktadır ki, tecrit kalkmamış, direnişçilerin talepleri karşılanmamıştır. Sadece tecridi kırma direnişinin yarattığı iç ve dış kamuoyunun baskısını kaldırmak ve direnişi zayıflatmak için avukatların İmralı’ya gidişi planlanmıştır. Nitekim açlık grevi direnişçileri daha önce Önder Apo’nun kardeşinin İmralı’ya gitmesinin tecridin kalkması anlamına gelmediğini söyledikleri gibi bu avukat görüşmesinin de tecridin kalktığı anlamına gelmediğini vurgulayıp direnişlerini kararlıca sürdüreceklerini açıklamışlardır” denilerek tüm kamuoyu tecridi kırmak ve direnişi desteklemek mücadelesini yükseltme çağrısı yapıldı.