Öcalan'ın avukatları aracılığıyla yaptığı açıklama

Asrın Hukuk Bürosu yaptığı yazılı açıklama ile İmralı F Tipi Kapalı Cezaevi’nde bulunan müvekkilleri Abdullah Öcalan ile 2 Mayıs Perşembe günü görüşme gerçekleştirdiklerini duyurdu.

Öcalan'ın avukatları aracılığıyla yaptığı açıklama

Asrın Hukuk Bürosu avukatları tarafından yapılan yazılı açıklama ile İmralı F Tipi Kapalı Cezaevi’nde bulunan müvekkilleri Abdullah Öcalan ile 2 Mayıs Perşembe günü görüşme gerçekleştirdiklerini duyurdu.

Avukatları, 2 Mayıs’ta ile görüşülen PKK Lideri Abdullah Öcalan'ın "İçinden geçtiğimiz tarihi süreçte derin bir toplumsal uzlaşmaya ihtiyaç vardır.  Bizim için onurlu barış ve demokratik siyaset tarzı esastır" mesajını paylaştı.

İmralı Yüksek Güvenlikli F Tipi Ceza İnfaz Kurumu’nda tutulan PKK Lideri Abdullah Öcalan’la 27 Temmuz 2011 tarihinden bu yana görüşemeyen avukatları, süren açlık grevleri ve ölüm orucu eylemleri sonrasında 2 Mayıs’ta Öcalan ile görüştü.

Avukatların, 27 Temmuz 2011 tarihinden bu yana yaptığı tüm görüşme başvuruları, “Hava muhalefeti”, “Koster bozuk”, “Koster onarımda”, “OHAL” ve "5275 Sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkındaki Kanun gereğince hükümlüler hakkında getirilen kısıtlamalar" gerekçeleriyle reddediliyordu.

Öcalan’ın müdafiliğini yürüten Asrın Hukuk Bürosu avukatları, gerçekleşen bu görüşmeye dair Taksim Hill Otel’de  basın toplantısı düzenledi. Toplantıda avukatlar Faik Erol, Cengiz, Newroz Uysal ve Rezan Sarıca  toplantı salonunda basın mensuplarının karşısına geçti. 

Av. Faik Erol, Öcalan ile görüşmek için dört avukatın basvurduğunu, ancak sadece Newroz Uysal ve Rezan Sarıca’nın başvurularının kabul edildiğini belirtti. 

Erol, 2 Mayıs’ta gerçekleşen görüşmeye dair açıklamanın bu güne kalmasının nedeninin ise, adadan gelen metnin haftasonu ellerine ulaşmasından kaynaklandığını vurguladı. 

Avukatların konuşmasında satır başları şöyle:

“2 Mayıs tarihinde Abdullah Öcalan ile avukat görüşmemize dair. 2 avukat arkadaşımızın görüşme talebi gerçekleştirdi. Bu görüşmede sayın Öcalan ve 3 müvekkilimizin imzası ile bir metin açıklayacağız. İmralı F Tipi’nde bulunan sayın Abdullah Öcalan ile görüşme gerçekleştirdik.

Görüşme başvurusuna sadece 2 avukata izin verilmiş. Görüşme belgeye izin verilmemiştir. 8 yıla yakın bir süre Öcalan ile görüşmemiz, hukuki güvenliğin sağlanması konusunda bizi kaygılandırmaktadır. Periyodik olarak görüşmenin devam edip etmeyeceğini bilmiyoruz. Tecrit koşullarına rağmen, yasal haklarının bir an önce tesisi için yetkilileri göreve davet ediyoruz.

02 Mayıs 2019 tarihli görüşme yaklaşık 1 saat olarak gerçekleşmiştir. Sayın Öcalan, diğer üç müvekkilimizin de altında imzasının olduğu bir belgenin tarafımıza verilmesini istemiş; söz konusu belge bizlere hafta sonu ulaştırılmıştır. Kamuoyuna duyuru niteliğinde olan belge doğrudan müvekkillerimizin beyanı olarak şu şekildedir.

Bu metin ne bir müzakere ne de mutabakat metnidir. Duyuru metnidir. Demokratik müzakere yöntemine şiddetle ihtiyaç vardır. “

Öcalan: Direnişler ölümle sonuçlanacak noktaya taşınmasın

Cezaevleri içindeki ve dışındaki direnişlere saygı duymakla birlikte sağlıklarını tehlikeye atacak ve ölümle sonuçlanacak noktaya taşımamalarını önemle belirtilen Öcalan ve yanında bulunan diğer 3 tutuklunun imzasının bulunduğu metin ise şu şekilde:

Kamuoyuna Duyuru

İçinden geçtiğimiz tarihi süreçte derin bir toplumsal uzlaşmaya ihtiyaç vardır.

Sorunların çözümünde her türlü kutuplaşma ve çatışma kültüründen uzak, demokratik müzakere yöntemine şiddetle ihtiyaç vardır.

Türkiye’nin ve hatta bölgenin sorunlarını, başta savaş olmak üzere, fiziki şiddet araçlarıyla değil, yumuşak güçle yani akıl, politik ve kültürel güçle çözebiliriz.

Türkiye'nin Hassasiyetlerine duyarlı olunmalı

İnanıyoruz ki Suriye Demokratik Güçleri (DSG) kapsamında Suriye’deki sorunların çatışma kültüründen uzak durularak; içinde bulundukları konumun, durumun Suriye’nin bütünlüğü çerçevesinde Anayasal güvenceye kavuşturulmuş yerel demokrasi perspektifinde çözüme ulaştırılması amaçlanmalıdır. Bu bağlamda Türkiye’nin hassasiyetlerine de duyarlı olunmalıdır.

Barış ve Demokratik siyaset çözümü esastır

Cezaevleri içindeki ve dışındaki arkadaşların direnişlerine saygı duymakla birlikte, sağlıklarını tehlikeye atacak ve ölümle sonuçlandıracak konumlara taşıracak noktaya taşımamalarını önemle belirtmek isteriz. Bizim için onların akli, fiziki ve ruhi sağlıkları her şeyin üstündedir. Ayrıca en anlamlı yaklaşımın zihinsel ve ruhi duruşun geliştirilmesiyle bağlantılı olduğuna inanıyoruz.

Bizlerin İmralı’daki duruşu, 2013 Newroz Bildirgesinde belirttiğimiz ifade tarzının daha da derinleştirerek ve netleştirerek sürdürme kararlılığındadır.

Bizim için onurlu bir barış ve demokratik siyaset çözümü esastır.

İmralı’daki duruşumuz nedeniyle merak eden, tavır koyan herkesi saygıyla anarken yüksek bir teşekkürü de borç biliriz. 

Abdullah Öcalan, Hamili Yıldırım, Ömer Hayri Konar, Veysi Aktaş.”