Sancar: Bugünkü gelişmelerin işaret fişeğini Bahçeli attı
Belediyelerine kayyımlar atanan, milletvekilleri ve belediye eşbaşkanları tutuklanan HDP, Meclis’teki iki ismin milletvekilliğinin düşürülmesi ve cezaevine gönderilmesiyle yeniden gündemde. HDP Eşbaşkanı Mithat Sancar, HDP’nin 7 Haziran seçimlerinde aldığı başarının yıldönümünde yaptığı konuşmada, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin 8 Haziran’da bugünkü gelişmelerin işaret fişeğini attığına dikkat çekti.
AKP-MHP-Ergenekon güç iktidarının bir patikaya girdiğini söyleyen Sancar, 1915 yılından bu yana bu cenahın fırsatları hukuk dışı yöntemlerle yaptığını gördüklerini, mevcut gelişmelerin sadece bir partinin beka meselesiyle açıklayamayacaklarını, bölgenin şekillenmesi adına yeni bir yüzyıl hesaplarının olduğunu söyledi.
HDP’nin yer almadığı bir yerde mevcut toplumsal ve yönetim krizinin çözülemeyeceğini belirten Sancar, normalleşme isteniliyorsa bunun için HDP’nin önemli bir aktör olduğuna dikkat çekti.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun vekilliği düşürülen HDP’lilerin ismini anmaması konusunda hiçbir gerekçenin kabul edilemeyeceğini söyleyen Sancar, daha hassas olunması gerektiğini ifade etti.
Sancar, sine-i millet konusunda da kapsamlı bir sivil itaatsizlik önerilmedikçe parlamentoyu terk etmenin anlamsız olduğunu söyledi. Sancar, şu ifadeleri kullandı:
“Parlamentoyu terk etmek gündemimizde yok. 2016 altında Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ rehin alınmasından sonra uzun tartışmalar yürüttük. HDP demokratik siyasette ısrarcıdır dedik. Parlamento bizim için bir mecburiyettir. Oraya kolayca gitmedik. Orada olmak Kürt halkının iradesini temsil etmektir. Parlamento tek mücadele alanımız değil ancak demokratik siyasetten vazgeçmeyeceğiz. Alternatif bir yol olmadan sine-i millet inandırıcı değildir. Kapsamlı bir sivil itaatsizlik önerilmedikçe HDP’nin meclisten çekilmesinin bir anlamı yoktur. Konjonktürel olarak çekilelim erken seçimi getirelim tartışması yapılabilir ancak net söylüyorum bu konu gündemimizde değil, tek kişi kalana kadar bu mevziyi koruyacağız. Kimse bize lütfetmedi, ciddi bedellerle bu alanı kazandık.”
