Savcılık, Ekrem İmamoğlu'na 4 yıl hapis istedi

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu hakkında, 31 Mart 2019 seçimlerinin iptal edilmesinin ardından YSK üyelerine yönelik "31 Mart'ta seçimi iptal edenler ahmaktır" sözleriyle hakaret ettiği iddiasıyla dava açılmıştı.

Anadolu 7. Asliye Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya Ekrem İmamoğlu katılmazken, avukatı Kemal Polat hazır bulundu. Hakim önceki celse sanık tarafının reddi hakim talebinin Anadolu 5. Ağır Ceza Mahkemesi'nce değerlendirildiğini ve talebin reddedildiğini söyledi.

Esas hakkındaki mütalaasını açıklayan Cumhuriyet Savcısı, Yüksek Seçim Kurulu Başkanlığı'nın resmi suç duyurusuna istinaden soruşturma başlatıldığını söyledi.

Ekrem İmamoğlu'nun 4 Kasım 2019 günü yaptığı basın açıklamasında YSK üyelerine hakaret ettiği kaydedilen mütalaada, İmamoğlu'nun "Kurul halinde çalışan kamu görevlilerine karşı görevlerinden dolayı alenen zincirleme hakaret" suçundan 1 yıl 3 ay 15 günden 4 yıl 1 aya kadar hapis cezasıyla cezalandırılması istendi.

Duruşma ertelendi

İmamoğlu’nun avukatı Kemal Polat, reddi hakim talebinin usule aykırı yapıldığını savundu.

Polat, mütalaaya karşı savunma hazırlayabilmek için süre talep etti. Sanık avukatına süre veren mahkeme duruşmayı erteledi.

"Söylemimin muhatabı İçişleri Bakanı'dır"

Geçtiğimiz aylarda Anadolu 7. Asliye Ceza Mahkemesi'nde celse arasında açılan duruşmaya katılan Ekrem İmamoğlu savunmasında, "Öncelikle burada verilen demeç bir soru üzerine verilen demeçtir. Sorunun temeli İçişleri Bakanı'nın şahsıma yönelik açıklamalarında 'Ahmak' kelimesini kullanmasıdır". Söz konusu cevabım bu sorunun üzerine olmuştur, dolayısıyla bana kullanılan bu 'Ahmak' kelimesine karşılık olarak kullanılmış bu 'Ahmak' kelimesidir ve muhatabı da Sayın İçişleri Bakanı'dır” demişti.

İmamoğlu, “İçişleri Bakanı bu tarz ifadeleri birçok kez şahsıma yönelik kullanmıştır ve kullanmaya da devam etmektedir, bu tarz cümlelerin hem seçim ortamında hem de seçim iptal edilmeyen önceki beyanlarında da görmek mümkündür. Kullanmış olduğum kelimenin muhatabı bizzat İçişleri Bakanı'nın kendisidir. O dönemde 'seçimi iptal edenler' ibaresini kullanmamın nedeni ise siyasi iradenin seçimler üzerindeki baskısını ve baskıcı tavrını ifade etmesi şeklinde kullandım. Dolayısıyla asla YSK'yı veya üyelerini herhangi birisini muhatap olarak böyle bir beyanda bulunmadım. Beraatimi talep ederim" ifadelerini kullanmıştı.