Sırrı Sakık: Kürtlere ilişkin projesi olmayana destek sunmayız

HDP’nin "Demokratik Cumhuriyet Konferası"na katılan Kürt siyasetinin tanınmış siması Sırrı Sakık, “Kürtlere ilişkin projesi olmayana destek sunmayız” dedi.

Sırrı Sakık: Kürtlere ilişkin projesi olmayana destek sunmayız
Sırrı Sakık
Sakık, 31 Mart seçimlerinde "Cumhur İttifakını cezalandırmak için Millet İttifakını desteklediklerini" söyledi. HDP Siirt Milletvekili Beştaş ise en kısa sürede cumhurbaşkanı adaylarını açıklayacaklarını kaydetti.
 
HDP'nin İstanbul Cem Karaca Kültür Merkezi’nde düzenlediği "Demokratik Cumhuriyet Konferası"na 300’ün üzerinde aydın, akademisyen siyasetçi, STK temsilcileri ve tanınmış şahsiyet katıldı.
 
HDP konferansı “İkinci yüzyılında cumhuriyetin temel sorunlarını tartışmak, yeni yüzyılda cumhuriyeti demokrasi ile taçlandırmanın yollarını tespit etmek amacıyla 4-5 Şubat tarihinde İstanbul’da Demokratik Cumhuriyet Konferansı düzenliyoruz” sözleri ile duyurdu.
 
Bu konferans ile seçim öncesi ittifak cephesini genişletmeyi ve farklı kulvardaki düşünceleri bir potada birleştirmeyi amaçlayan HDP kendi cumhurbaşkanı adayını açıklamadan önce elini güçlendirme arayışında. İki gün sürecek konferansı takip eden Rûdaw’ın İstanbul Temsilcisi Rawîn Stêrk mikrofonunu siyasette uzun süre aktif bir şekilde yer alan en son Ağrı Belediye Başkanlığını görevini yürüten Sırrı Sakık ve HDP Siirt Milletvekili
Meral Danış Beştaş’a uzattı.
 
HDP’nin “Demokratik Cumhuriyet” söylemi çerçevesinde gerçekleştirdiği konferansın amacına ilişkin Sakık şunları dile getirdi: “Geçtiğimiz yüz yılda Kürtler büyük bir zulüm yaşadı” “Cumhuriyet yüz yılını geride bıraktı. Ve önümüzde bir seçim dönemi söz konusu. Bu anlamda Kürtler büyük bir güç haline gelmiş durum. Bu konferansta; Cumhuriyetin yeni yüz yılında Kürtler olarak ne istiyoruz?  Taleplerimiz neler? Birlikte bir yaşamı hangi temeller üzerine inşa edeceğiz? vb. başlıkları tartışacağız.
 
Geçtiğimiz yüz yılda Kürtler büyük bir zulüm yaşadı.
 
Eğer birlikte yaşamımız devam edeceksek Kürtlerin hakkı, hukuku garanti altına alınmalıdır. Konferansta Kürtler önümüzdeki dönemde ne talep edeceklerini, nasıl bir siyasi yol haritası izleyecekleri gibi konuları gündemlerine alacaklar. Biz şimdiye kadar Kürtlerin inkar ve ihlal edilen haklarının tanınacağı, daha demokratik bir cumhuriyette hep beraber yaşayacağımıza olan inancımızı koruyoruz. Konferansa katılan bilim insanı, akademisyen aydın, herkes bu konularda görüşlerini özgürce ifade edebilir. Konferans sadece Kürtlerden oluşmuyor diğer etnik yapılardan insanlar da var. Önemli bir dönemden geçiyoruz ve biz de daha fazla sorumluluk üstlenmek istiyoruz.” Söz konusu seçim ittifaklarının demokratik cumhuriyeti kurmak isteyip istemeyeceğine ilişkin gelen soruya ise Sırrı Sakık şu yanıtı verdi: “Altılı Masa’nın manifestosunda Kürtler yoktu” “İster Millet ister Cumhuriyet ittifakı veya başka bir ittifak olsun, biz olmadan başarıya ulaşma şansları yoktur. Bu ittifakların dışında kalan demokrasi isteyen tüm kesimlerin oluşturduğu üçüncü yol ittifakı olarak kendi adayımızı çıkaracağız. Adayımızı çıkarıp, taleplerimizi ortaya koyacağız. Altılı Masa yakın süreçte bir ortak mutabakat açıkladı. İçerisinde Kürtler yoktu. Demokrasi yoktu. Belirleyeceğimiz talepler karşılanmazsa kendilerini desteklemeyeceğiz.
 
“Kürtlere ilişkin projesi olmayana destek sunmayız”
 
31 Mart'ta mevcut iktidarı cezalandırmak için belediye seçimlerinde kendilerine destek verdik. Ama bunun üzerine yatacaklarını sanıyorlarsa yanılıyorlar. Dolayısıyla “Kürtler ne istiyor?” konusu masaya gelmeli. Genel af olur başka talepler olur. Yüzbinlerce insanımız cezaevinde ya da sürgünde. Bunun gibi Kürtlere ilişkin bir projesi olmayana ne yardım ederiz ne de destek oluruz.
 
“31 Mart'ta Cumhur İttifakı çözüm sürecini bitirince cezalandırmak istedik”
 
Biz ne Millet ne de Cumhur ittifakının arka bahçesi değiliz. Taleplerimiz var, eğer bu taleplerimiz karşılanırsa oturur birlikte siyaseti dizayn ederiz. Kürt halkı, Kürt sorunu barışçıl bir şekilde çözüme ulaşmaz ise biz sandıkta hiçbir ittifakı desteklemeyiz diyor. Biz kimsenin emir eri değiliz. Evet 31 Mart'ta büyük destek verdik. Çünkü Cumhur İttifakı çözüm sürecini bitirince biz de onları cezalandırmak istedik. Buradan Altılı Masa şu dersi çıkarması gerekiyor. Bu sorunu, diyalog ve müzakere yoluyla çözmek için masaya koymalı. Eğer bugün Türkiye’de böyle bir iklim oluşmuşsa bu iklim Kürtler sayesinde oluştu. Bunu Kürtler 31 Mart seçimlerinden itibaren sağladı.
 
"DEVA Partisinin manifestosunu kabul edin yanınızda dururuz"
 
Ancak onların (Altılı Masa) açıkladığı manifestoda hiçbir şey göremedik. Hatta biz bunu kendilerine de söyledik, dedik ki siz 2 yıl önce HDP’nin yayınladığı manifesto için ‘makul taleplerdir’ demiştiniz. Ama bu konuda bir adım atmadınız.  Bu sözümüzden caydık diyorlar. Biz de diyoruz ki;  DEVA Partisi’nin Kürt sorunun çözümü, demokrasi, barış, genel af ve bazı hakları da içeren eylem planını bile onaylasanız, sizin yanınızda yer alırız. Ama hiçbirini yapmazsanız sizi desteklemeyeceğiz.” HDP’nin içeresinde kendisi ve Ahmet Türk gibi daha önce belli düzeylerde görev almış isimlerin şimdilerde danışman olarak devam etmesinin bir rahatsızlığa yol açıp açmadığına ilişkin gelen soruya ise Sırrı Sakık, “belki alanlarda çok aktif değiliz. Ama her zaman ihtiyaç olan her yerde Kürt halkının emrindeyiz. Danışman kurulunda Ahmet Türk ile birlikte yer alıyoruz. Hayatımızı Kürt halkının özgürlüğüne adadık. Bu konuda bir sorun yok” şeklinde yanıt verdi. Konferansta hazır bulunan diğer isim ise HDP’nin cumhurbaşkanı adayları arasında ismi telafuz edilen Meral Danış Beştaş’tı. HDP’nin Siirt Milletvekili ve Grup Başkanvekili Meral Danış Beştaş Rûdaw’a “Kesin bir tarih belirtmek mümkün değil şu aşamada. Ancak en kısa sürede adayımızı netleştirip kamuoyu ile paylaşacağız” şeklinde konuştu.
 
“HDP Türkiye’nin kilit partisidir”
 
HDP’nin seçimler için çalışmalarını yoğunlaştırdığını belirten Beştaş “Diğer yandan biliyorsunuz AYM’de kapatma davasını takip ediyoruz. Seçim için merkezi bir koordinasyon oluşturuldu. Cumhurbaşkanı adayımızı açıkladığımızda cumhurbaşkanlığı seçimi için çalışmalarımızı daha da güçlendireceğiz ve ittifakımızı genişleteceğiz. Türkiye’nin her yerinde çalışmalarımız olacak. Çünkü üçüncü yol kurtuluşun, demokrasinin, eşitlik ve özgürlüğün yoludur. Olumlu tepkiler alıyoruz. Türkiye’nin batısında da Kürt illerinden de çok sayıda akademisyen, siyasetçi, STK üyesi, barolar katıldı. Çünkü HDP Türkiye'nin kilit partisidir” dedi.    HDP’nin cumhurbaşkanı seçimlerinde ittifaklardan birinden herhangi bir talep gelmesi halinde onların adayını destekleyip, desteklemeyeceklerine ilişkin Beştaş, şimdilik böyle bir gündemlerinin olmadığını söyledi. Meral Danış Beştaş sözlerini şöyle sonlandırdı: “Biz geleceğimize odaklanmış durumdayız. Evet HDP üzerine tartışmalar oluyor. Biz “evet” demeyene kadar kimse bu tartışmaları ciddiye almamalı.” HDP’nin Starateji Kurulu Üyesi Azad Barış Konferansın amacı ve HDP’nin stratejisine  ilişkin  şunları söyledi: “Türkiye Cumhuriyeti, Türk milliyetçiliği üzerine kuruldu. HDP, Kürt ve Kürdistanlılar ile Türkiye’deki devrimcilerin mücadelesi, emeği üzerine kurulmuş bir partidir. 
 
Bundan ötürü HDP’nin programında Türkiye’nin dönüştürülmesini ve demokratik sözleşmeye yer vermektedir. Günlük siyasetini de bu temeller üzerine oturtmaktadır.Bundan ötürü bugünkü konferans eski sözleşmenin yenilenmesi yani 1924 anayasası değil de içerisinde daha fazla demokrasi olan 1921 anayasasına dönüş için bir adım olarak yorumlanmalı. 1921 anayasasında Kürtlerin ve Alevilerin kabulü vardı. Şuan Türk ve Sünnilik üzerine kendini konumlandıran bir Türkiye var. HDP kurulduğu günden beri bunu değiştirmeye çalışıyor. Bu nedenle bugün gerçekleşen konferans özel bir öneme sahip. Ermeni, Yahudi, Alevi, Kürt, Rum her kesimden insanlar ile hep birlikte demokratik bir toplumu nasıl inşa edebiliriz, bu konuyu tartışıyoruz.
 
 
HDP’nin iki stratejisi var: Birincisi Türkiye genelinde örgütlenmek, iki Kürdistani ittifak kurmak. Eğer Kürdistani İttifak güçlenir ve HDP’de Türkiye’de örgütlenirse gelecek yüzyılın inşasına etkide bulunabiliriz. Bu Türkiye’nin Kürtler (Güney, Rojava, Rojhılat) ile ilişkisinin de değişmesi anlamına gelmektedir. Bu anlamıyla önümüzdeki seçimler tarihi öneme sahip. Türkiye karar verecek, ya Türk milliyetçiği üzerine kurulu anayasa ile devam etmek bu da Kürtlerin muhalefetliği daha da keskinleşecektir.  Ya da bunu değiştireceğiz o zaman iyi birer komşu demokratik ve özgür bir ülkeyi ortak bir şekilde kuracağız.” /Rudaw