Sırrı Süreyya Önder tahliye edildi

Sırrı Süreyya Önder tahliye edildi

HDP eski milletvekili Sırrı Süreyya Önder, Kandıra Ceazevi'nden tahliye edildi.

Anayasa Mahkemesi’nin verdiği ihlal karar doğrultusunda tahliye kararı verilen Sırrı Süreyya Önder, cezaevinden tahliye edildi.

Anayasa Mahkemesi, 2013'te Kazlıçeşme'de düzenlenen Nevruz etkinliğindeki konuşması nedeniyle "terör örgütü propagandasını yapmak" suçundan 3 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırılan ve 6 Aralık 2018 tarihinde cezaevine giren HDP Milletvekili Sırrı Süreyya Önder'in ifade özgürlüğünün ihlal edildiğine karar verdi. 

İstanbul 26. Ağır Ceza Mahkemesi Anayasa Mahkemesi kararına uyarak tahliye kararı verdi.  Önder, Kandıra Ceazevi'nden tahliye edildi. Ancak avukatı Ramazan Demir tahliyenin bugüne kaldığını duyurdu.

Avukat Demir, şunları söyledi:

"AYM'nin Sırrı Süreyya Önder kararı İstanbul 26. Ağır Ceza Mahkemesine ulaşalı saatler oldu. Karardan haberleri olmalarına rağmen mahkeme heyeti ve kalemi adliyeden ayrıldı. Derhal serbest kalması gereken Önder kararı uygulayacak hakimler adliyede olmadığından serbest kalamıyor. Sırrı Süreyya Önder'in tahliyesi yarına (bugüne) kaldı. Tutuklamak için gece, gündüz, gün, saat farkı gözetmeyen mahkemeler tahliye etmemek için her yolu deniyor. AYM kararına direnmek yalnızca Önder'in tahliyesini bir gece geciktirir, ama herkesin hukuk güvenliğini yok eder."

Önder, cezaevi çıkışında kızı Ceren Önder ve yakınları tarafından karşılandı.

Sırrı Süreyya Önder, cezaevi önündeki yaptığı ilk açıklamasında, şu ifadeleri kulllandı:

"Öncelikle buraya gelen herkese teşekkür ederim. İçerideki arkadaşlarımızın hepinize çok selamları var. Normalde insanın böyle zamanlarda sevinmesi lazım. Fakat bir yanımız hep içeride. Ne zaman ülke topyekün demokratikleşme ve barış yolunda nitelikli bir adım atarsa sevincimizi o zaman yaşayabiliriz. AYM'nin kararını bir de oy birliğiyle almasını çok değerli buluyorum. Umarım bu diğer yargılamalar için de yol açıcı olur. Neticede sözümüzü söyledik. Her zaman da söyleyeceğiz. Hiçbir şey sözümüzü söylememizden alıkoyamaz. Çünkü inandığımızı söyledik, inanmadığımız şeyleri söylemedik. Ne dediysek barış için dedik. Barış için de ve demokras için de söylemeye devam edeceğiz."