Tutuklu Halil Aydemir’den yargıçlara: Anadilim Kürtçedir, memleketim Kürdistan’dır
Manisa’da 57’si tutuklu 138 HDP’linin yargılandığı duruşmanın ikinci günü engellerle başladı. Kürtçe savunma talebinin krize dönüştüğü duruşma salonunda tutuklu Halil Aydemir, ‘Benim Anadilim Kürtçedir. Memleketim Kürdistan’dır’ sözleri damgasını vurdu
Manisa’da 57’si tutuklu 138 HDP’linin yargılandığı duruşmanın ikinci günü engellerle başladı. Kürtçe savunma talebinin krize dönüştüğü duruşma salonunda tutuklu Halil Aydemir, ‘Benim Anadilim Kürtçedir. Memleketim Kürdistan’dır’ sözleri damgasını vurdu
Manisa’da 57’si tutuklu 138 HDP’linin yargılandığı davanın ikinci günü oturumu Manisa 3. Ağır Ceza Mahkemesinde görülmeye devam etti. Duruşmaya tutuklu ve tutuksuz yargılananların bir kısmı getirilirken, kadın tutuklular, tutuldukları İzmir Şakran Kadın Kapalı Cezaevinden getirilmedi. Duruşmayı HDP milletvekilleri Osman Baydemir ve Mizgin Irgat ile birlikte çok sayıda kişi takip etti. MA’da yer alan habere göre Duruşma başlamadan önce salona alınacaklar konusunda tartışma yaşandı. Salona yargılananların yakınlarından sınırlı sayıda izleyici alınırken, duruşmanın basına da kapatıldığı belirtildi.
‘Mahkeme başkanı: bu salona hırsız girebilir’
Mahkeme başkanının talimatı olduğu öne sürülürken, tartışma üzerine konu avukatlar aracılığı ile mahkeme başkanına iletildi. Bunun üzerine salonda mahkeme başkanı ve avukatlar arasında basın özgürlüğü tartışmaları yaşandı. Sesler yer yer salonun dışına kadar yükselirken, tartışmalar sonucunda basın mensuplarının girişine izin verildi. Basın mensuplarının salona alınması sırasında devam eden tartışma sırasında mahkeme başkanının “Bu salona hırsız da girebilir. Uyuşturucu satıcısı da” sözleri dikkat çekti. ‘
‘Benim Anadilim Kürtçe’
Ardından savunma yapmak için adı okunan tutuklu Halil Aydemir ile birlikte Kürtçe anadilde savunma krizi yaşandı. Aydemir, Kürtçe savunma yapmak için aylardır dilekçe verdiğini ancak cevap alamadığını söyledi. Aydemir, Kürtçe savunma yapmak istediğini yineleyerek, “Benim Anadilim Kürtçedir. Memleketim Kürdistan’dır. Bu yüzyıllardır böyledir. Tercüman gelene kadar savunma yapmayacağım. Gerçekten anadilimde burada Kürtçe savunma yapsam ne kadar hukuksuz olduğunu göstereceğim, savunma yapmayacağım. Kürtçe savunma yapmak istiyorum, çünkü buradaki diğer arkadaşlarıma da ön açıcı olmak istiyorum” dedi.
Kesk û sor û zer’in yasaklı olduğu dönem geçti
Duruşmanın öğleden önceki oturumunda savunma yapan diğer HDP’liler de suçlamaları reddederken, mahkemeye öğle arası verildi. Öğle arasında HDP’li Osman Baydemir ve partililer açıklama yaptı. İddianamenin legal demokratik siyasetin tasfiyesini amaçladığını yineleyen Baydemir, iddianamenin düne oranla biraz daha çöktüğünü ifade etti. Türkiye’de ayrımcılık yapıldığını bir kez daha gördüklerini ve Kürtlerin ötekileştirildiğini belirten Baydemir, “Bu coğrafyanın ayrılmaz parçası olan Kürtçe bir kez daha yok sayılmak isteniyor. Bir halkın renkleri yasak kısmına alınıyor. Suç kapsamına alınıyor. Oysa ki Türkiye kesk û sor û zer’in (yeşil-kırmızı-sarı) yasaklı olduğu dönemi çoktan geçti. Geçmiş olması gerekiyor. Kürtçenin yasak olduğu dönemi çoktan geçti” dedi.
