Fehim Taştekin: Erdoğan Kürt demokrasisinin Ortadoğu’ya yayılmasından korkuyor

Fehim Taştekin: Erdoğan Kürt demokrasisinin Ortadoğu’ya yayılmasından korkuyor

IŞİD konulu forumun ikinci gün oturumunda IŞİD terörünün askeri ve güvenlik boyutu masaya yatırıldı.

IŞİD konulu uluslararası forumun ikinci günü, katılımcıların sunumlarıyla devam ediyor. İkinci günün ilk oturumunda IŞİD terörünün askeri ve güvenlik boyutuna ilişkin YPJ komutanlarından Tolhildan Raman, Dr.Nicholas Herras, Dr.Seed Bîn Umer ve gazeteci Zana Omar tarafından sunumlar yapıldı.

Sunumlarda IŞİD’in bölgede uyguladığı askeri taktik ve stratejiler, özel savaş taktikleri, Türkiye'nin bu uygulamaları kolaylaştırmadaki rolü ve Suriye Demokratik Güçleri (DSG), YPG-YPJ güçlerinin IŞİD’in yenilgisindeki rolüne dikkat çekildi.

"IŞİD Yüz Bin Kişiyi Silah Altına Aldı"

Dr. Nicholas Herras, sunumunda IŞİD’in Suriye coğrafyasında ele geçirdiği alan, güç sayısı ve katılımların nasıl sağlandığı konusunda şunları söyledi:

“IŞİD, Suriye topraklarının yüzde 40’ını işgal etmiş; 65 bini yabancı uyruklu olmak üzere yüz binden fazla kişiyi üyesi yapmıştır. Bununla beraber her ay 2 bin adayı karşılamıştır. IŞİD medyayı düşmanlarını korkutma ve katılımlar için propaganda aracı olarak kullanmıştır.”

Herras sunumunun devamında IŞİD'in DSG güçleri karşısında geri çekilme, merkezi yerleşim yerlerine konumlanma, mayınlama, keskin nişancı konumlandır ve sivilleri kalkan olarak kullanma gibi yeni taktik ve stratejiler kullandığını da belirtti.

"IŞİD, Medya İle Toplumu Etkisi Altına Almaya Çalıştı"

Suudi Arabistan özel kuvvetleri eski komutanı Seed Bin Omer de IŞİD’in amaçlarına ulaşmak için kullandığı özel yöntemlere ilişkin şunları söyledi:

“IŞİD toplu katliam, bombalı intihar eylemleri olan vahşice öldürme yöntemlerini sosyal medya ve diğer araçlar üzerinden yayarak toplumun psikolojisinin kırmaya çalıştı. Bu tür insanlık dışı uygulamalarla toplumu etkisi altına almaya çalıştı. Fakat en kötü şey ise, IŞİD’e karşı çıkan herkesi dinden çıktığını söyleyerek İslamiyet karşıtı ilan edip öldürmeleriydi.”

YPJ komutanlarından Tolhildan Ehmed de forumdaki sunumunda Suriye’deki halk hareketlerini, bu hareketlerin gerçek amacından sapmasında ve Türkiye’nin rolü, Rojava’daki üçüncü çizgi konularını ele aldı. Tolhildan Ehmed, IŞİD'in Kürt bölgelerine yönelik saldırılarında Türkiye’nin desteğini aldığını, böylece bölgedeki demokratik projeleri ortadan kaldırmayı amaçladığını dile getirdi.

"Erdoğan, Kürt Demokrasisinin Ortadoğu'ya Yayılmasından Korkuyor"

Gazeteci Fehim Taştekin de sunumunda, Türkiye'nin, Kürt halkına darbe vurmak amacıyla IŞİD'in Suriye topraklarına girmesini kolaylaştırdığını; Türkiye'nin istihbarat, lojistik ve askeri tüm kaynaklarını IŞİD'in hizmetine soktuğunu belirtti.

Taştekin, "Erdoğan, Kuzey ve Doğu Suriye'deki Kürt demokrasisinin, Suriye krizinin çözümü olacağından ve bunun Ortadoğu'ya yayılmasından korkuyor" diye de kaydetti.

Taştekin devamla, Türkiye'nin Efrîn, İdlib, Cerablus ve Ezaz’da desteklediği El Nusra ve Ehrar El Şam'ın IŞİD'den farklı olmadığını belirterek şunları söyledi:

"IŞİD zihniyetini bitirmeliyiz. Çünkü bu zihniyet, Türkiye'de büyük oranda yayılmış durumdadır. Bu zihniyet, sadece Suriye için değil, Türkiye için de tehlike oluşturuyor."

"Siyasi Destek Önceliklidir"

YPG Sözcüsü Nûrî Mehmûd de sunumunda, "YPG/YPJ ve DSG güçleri nasıl Kuzey ve Doğu Suriye'de teröre karşı nasıl durduysa, bölgenin istikrarı ve güvenliğini de koruyacaktır. Koşullar, askeri destekten önce siyasi desteğin gerektiğini ortaya koyuyor" dedi.

IŞİD'in dönme ihtimaline dikkat çeken Nûrî Mehmûd devamla şunları kaydetti:

"IŞİD'in geri dönmesi ihtimali halen de var. Bölgede IŞİD'in ideolojisi daha da var. Bu zihniyet ve ideoloji tüm dünya için tehlike oluşturuyor. Askeri olarak mücadele bu tehlikenin kalkmasında yeterli olmuyor. Bu tehlikenin ortadan kalkması için askeri ve siyasi tarafların bir olması ve bu durumun kalkması için bir planlama çıkarması gerekiyor. Böylece bölgede huzur ve istikrar daimi hale gelir.”