Fırat'ın Doğusu'nda rejim korkusu

Suriye’nin en kuzeydoğusunda yer alan Kamışlo şehrinin birçok bölgesinde hayat normale dönmüş gibi görünüyor. DEAŞ ile gerçekleştirilen çatışma geçtiğimiz ay sona ermişti. Ancak Suriyeli yetkililer tarafından rejimin kontrolünden çıkan bölgeleri geri alma konusunda yapılan açıklamalar şehirde gerilimin yükselmesine neden oluyor.

Fırat'ın Doğusu'nda rejim korkusu

Suriye’nin en kuzeydoğusunda yer alan Kamışlo şehrinin birçok bölgesinde hayat normale dönmüş gibi görünüyor. DEAŞ ile gerçekleştirilen çatışma geçtiğimiz ay sona ermişti. Ancak Suriyeli yetkililer tarafından rejimin kontrolünden çıkan bölgeleri geri alma konusunda yapılan açıklamalar şehirde gerilimin yükselmesine neden oluyor.

Suriye rejiminin 2012 yılının sonunda Kürtlerin yüzde 15 nüfusa sahip olduğu bölgelerin çoğundan çekilmesi, ülkenin kuzey doğusundaki bölgelere özerk yönetimler oluşturma ve konumlarının güçlendirilmesine fırsat tanıdı. Uluslararası Koalisyon'un desteğiyle IŞİD örgütüne karşı verilen savaşta büyük rol oynayan Kürtlerin, dilleri ve kültürel miraslarının yeniden canlandırılmasına, kontrolleri altındaki bölgelerde bulunan okullarda Kürtçe eğitim verilmesine olanak sağladı.

Kamışlı halkının görüşleri birbirinden farklı. Bazıları rejimin güvenlik teşkilatının geri dönüşünden endişe duyarken, diğerlerine göre savaş herkes için bir felaket olacak, kaos ve yıkımı beraberinde getirecek.

DSG’nin siyasi kolu Demokratik Suriye Meclisi (DSM) temsilcileri, karşı taraftan gelen talep üzerine geçtiğimiz yılın ortalarında bir araya gelerek, Suriye rejimi güvenlik yetkilileri ile resmi müzakereler gerçekleştirmişti. Müzakereler öncesinde Suriye Rejim Lideri Beşşar Esed, 2018 yılının Ocak ayında televizyonda yayınlanan açıklamasında, “Ya müzakere masasına oturun ya da askeri çözüm” şeklinde DSG’yi tehdit etmişti.

Siyasi çözüm için genel siyasi çalışmalara katılmaya çalışıyoruz

DSM Eşbaşkanı Riyad Derar, Şarku'l Avsat’a yaptığı açıklamada, rejim ile gerçekleştirilen müzakereler sonrasında ABD temsilcilerinin bu görüşmelerin niteliği hakkında sorular sorduklarına dikkat çekti. Derar, “Onlara, bizim aynı ülkede yaşadığımızı söyledik. Siyasi çözüm için genel siyasi çalışmalara katılmaya çalışıyoruz dedik. Söylediklerimizi anladılar ve rejimle en uygun şekilde görüşme konusunda özgür olduğumuzu belirttiler” şeklinde konuştu.

DSM ve hükümet temsilcileri arasında anlaşma imzalanması halinde, bu, 2011 yılının bahar ayından beri savaşın hakim olduğu iki büyük bölgenin birleştirilmesi anlamına gelir.

Rusya,  arabuluculuk rolü üstenebilirdi

Fırat’ın doğusundaki bölgeleri yöneten en önde gelen siyasi partilerden biri olan Demokratik Toplum Hareketi Yönetim Kurulu üyesi Bedran Jiya, “Rusya,  özerk yönetim ve Şam arasında olumlu bir arabulucu rolü üstenebilirdi. Ancak Türkiye ile ilişkileri bu müzakereleri durdurdu” şeklinde konuştu.

Kürt yetkili, müzakerelerin askıya alınışını Türk- Rus ilişkilerine bağladı. Jiya, “Moskova, rejime müzakerelerin durdurulduğunu bildirdi. Şu ana kadar başka görüşme gerçekleştirmedik. Görünüşe göre Moskova, Şam ile toplantılarımıza stratejik açıdan bakmıyor. Ancak Türkiye'den taviz almak için aşamalı bir bakış açısıyla yaklaşıyor” ifadelerini kullandı.

Suriye anayasasının yeniden oluşturulması konusunda özyönetim temsilcilerinin komisyonunun dışında tutulduğunu belirten Kürt yetkili, oluşumunda yer almadıkları tüm anayasaları reddettiklerini söyledi.