Kürt akademisyenin tutuklanmasına partilerden tepki

Elazığ Fırat Üniversitesi İİBF Maliye Bölümü araştırma görevlisi Hifzullah Kutum, sosyal medyada hesabında yaptığı “Şoreşa Îlonê hemû Kurdan pîroz be, Bijî Kurdistan” (Eylül Devrimi tüm Kürtlere kutlu olsun. Yaşasın Kürdistan) paylaşımı nedeniyle tutuklanmasına ilişkin siyasi partilerden de tepki geldi.

Kürt akademisyenin tutuklanmasına partilerden tepki

Kutum’un gözaltına daha sonra tutuklanmasına ilişkin HÜDA PAR, DEVA, Gelecek ve HDP’li isimlerden tepki yağdı.

K24'de konuşan HDP Kocaeli Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu, “Fırat Üniversitesi araştırma görevlisi Hifzullah Kutum’un Kürdistan ile ilgili ifadeleri nedeniyle önce açığa alınıp, ardından gözaltına alınması ve tutuklanması bir skandaldır” dedi.

“Kürdistan demek suç değildir. Bu çok açıktır” diyen Gergerlioğlu, “Türkiye’nin diplomatik ilişkilerinin olduğu Kürdistan Bölgesel Yönetimi’ni kastederek yaptığı paylaşımlar nedeniyle tutuklanması bir akıl tutulmasıdır, başka bir şey değildir, bu çok nettir” ifadelerini kullandı.

Türkiye’de Kürt kimliğine yönelik alerjinin devam ettiğini vurgulayan Gergerlioğlu, “Faşizan bir yaklaşım devam etmektedir. Suç olmayan bir kelimeyi, doğal bir kelimeyi kullandığı için bir araştırma görevlisine linç yapılmıştır ve ölüm tehditleri almıştır. Açığa alınmıştır, gözaltına alınmıştır ve tutuklanmıştır” diye konuştu.

Gergerlioğlu, Kutum’a yönelik bu muamelelerin çok ağır olduğu belirterek, “Hifzullah Kutum’un ifade özgürlüğünü yanındayım. Zaten bunu defalarca da belirttik, Türkiye bu ayıptan kurtulmalıdır” dedi.

HÜDA PAR Genel Başkan Yardımcısı, Seçim İşleri Başkanı Mahmut Şahin de, sosyal medya hesabı üzerinden yaptığı açıklamada, “Kürdistan,Kürtlerin yaşadığı geniş bir coğrafyanın adıdır. Selçuklular,Osmanlı ve 1.Meclis döneminde çekincesiz olarak kullanılan Kürdistan ifadesi,İttihat Terakki uygulamaları ve 1925 sonrası geliştirilen resmi ideolojik söylem ile kademeli  hafızalardan silinmeye çalışılmıştır” dedi.

Şahin açıklamasının devamında, “Kürdistan ifadesinin kullanılmasının, başlıbaşına bir suç olarak değerlendirilmesi ve tutuklamaya gerekçe gösterilmesi ise hiç bir şekilde kabul edilemez” ifadelerini kullandı.

DEVA Partili Cihan Ülsen, sosyal medyada yaptığı paylaşım nedeniyle tutuklanan Hifzullah Kutum’un twitt yüzünden değil, “Kürdistan” kelimesinden ötürü olduğunu söyledi.

Kutum’un tutuklanmasına tepki gösteren DEVA Partisi Diyarbakır İl Başkanı Cihan Ülsen, Twitter hesabından yaptığı açıklamada, şu ifadeleri kullandı:

“Kürdistan’ paylaşımı yapan akademisyen Hifzullah Kutum tutuklanmış.

Tutuklama bir twit yüzünden değil, Kürdistan kelimesinden ötürü. Yarattığınız bu hukuksuz düzene boyun eğmeyeceğimizi bilin!

Kürdistan hala serin bir kelimedir bizim için, size inat..”

Gelecek Partisi Genel Sekreteri Kani Torun, Twitter hesabı üzerinden yaptığı açıklamda, “Kürdistan paylaşımı yaptığı için akademisyen Hifzullah Kutum’un tutuklanması, akademik özgürlüğün düştüğü halin ve Kürt fobisinin akıl dışı bir duruma savrulduğunun göstergesidir. İfade özgürlüğü demokrasinin en temel kuralıdır biline” dedi.

HDP eski milletvekili Osman Baydemir ise Twitter hesabından Kürtçe tepki gösterdi. Baydemir “Ku suç be! Ew çax carekdin  bijî Kurdîstan Û  Her bijî ew kesên rumeta welatê xwe diparêze, Li her çar alîyê Kurdîstan…(Eğer suçsa o zaman bir kez daha yaşasın Kürdistan ve yaşasın Kürdistan’ın dört biryanında  ülkesinin onurunu koruyanlar...) “ifadesini kullanarak Kutum’un tutuklanmasına tepki gösterdi.

Diyarbakır Barosu: Takipçisi olacağız

Diyarbakır Barosu Başkanı Nahit Eren de, “Kürdistan söylemine ve kullanımına yönelik tahammülsüzlük maalesef devam ediyor. Bu soruşturma ve tutuklama kararı; hukuki güvenlik hakkı ve ifade hürriyeti hakkının açık ihlalidir. Diyarbakır Barosu olarak dava sürecinin takipçisi olacağız” açıklamasını yaptı.

Ne olmuştu

Hifzullah Kutum, 14 Eylül 2021’de sosyal medya hesabı üzerinden “Şoreşa Îlonê hemû Kurdan pîroz be, Bijî Kurdistan” (Eylül Devrimi tüm Kürtlere kutlu olsun. Yaşasın Kürdistan) şeklinde paylaşımda bulunduğu için hakkında Fırat Üniversitesi dekanı tarafından soruşturma açılmıştı.

Kutum’a İİBF Dekan Vekili Prof. Dr. Kenan Peker tarafından gönderilen “uyarı” yazısında, “15.09.2021 tarhinde tarafımıza açılan 84446 sayılı soruşturma sonucunda “UYARMA” cezası almış bulunmaktasınız” ifadelerine yer verilmişti.

Rektör vekili aynı tarihte Doç. Dr. İzzet Taşar’a gönderidiği yazıda ise Hifzullah Kutum hakkında açılan soruşturmada görevli olduğu ve konuyla ilgili gerekli incelemenin sonucunda düzenlenen raporun 30 gün içerisinde Dekanlığa sunulması istenmişti.

Hifzullah Kutum Cuma günü sabah saatlerinde yaptığı paylaşımda, “Okulda tanımadığım insanlar var. Ve öğrenci değiller. Hiç olmazsa benim tanıdığım öğrenciler değiller. Kapımda bekliyorlar. Tehditkâr bir durum seziyorum. Eğer tarafıma bir şiddet tehdidi oluşursa nefsi müdafaa hakkımı sonuna kadar kullanacağım” demişti.

Sosyal medyada hedef gösterilen Kutum, ölüm tehditleri aldığını da söyledi.

Hifzullah Kutum gözaltına alınmadan hemen önce şu açıklamayı yaptı: “Dikkat ederseniz yaptığım paylaşımların altına gelen yorumlara; ölüm tehditleri, onu içeren mesajlar, görseller, hakaretler, insan haysiyetine yakışmayacak söylemler görürsünüz. Ayrıca özelden de bu tarz mesajlar alıyorum… Polisler geldi. Herhalde gözaltına alacaklar.”

Kutum dün adliye çıkarıldıktan sonra tutuklanarak cezaevine gönderildi.