Rusya ile Türkiye arasında İdlib krizi

Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov’un Türkiye’ye gerçekleşmesi planlanan ziyaretinin bir hafta içinde ikinci kez ertelenmesi, İdlib’de son yaşanan gelişmeler ışığında taraflar arasında görüş ayrılıklarının arttığına işaret etti. Buna karşılık Rusya ve Suriye rejim güçlerinin, başta Heyet-i Tahriru'ş Şam (HTŞ) olmak üzere radikal grupların yoğun bulunduğu, Suriye’nin kuzeybatısına yönelik hava saldırıları da arttı.

Rusya ile Türkiye arasında İdlib krizi

Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov’un Türkiye’ye gerçekleşmesi planlanan ziyaretinin bir hafta içinde ikinci kez ertelenmesi, İdlib’de son yaşanan gelişmeler ışığında taraflar arasında görüş ayrılıklarının arttığına işaret etti. Buna karşılık Rusya ve Suriye rejim güçlerinin, başta Heyet-i Tahriru'ş Şam (HTŞ) olmak üzere radikal grupların yoğun bulunduğu, Suriye’nin kuzeybatısına yönelik hava saldırıları da arttı.

Rusya Dışişleri Bakanlığı’nın Rus basınında Cuma günü yayınlanan açıklamasında, ziyaretin, Türkiye Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun ajandasındaki değişiklikle ilişkili “teknik” nedenlerden ötürü ertelendiği aktarılsa da Rus gazetelerindeki yorumcular, yapılan bu ertelemenin bir hafta içinde gerçekleşen ikinci erteleme olduğuna dikkat çekerek, bu durumun “toplantının gündemine ve hedeflerine ilişkin iki taraf arasındaki görüş ayrılıklarını” yansıttığı öne sürüldü.

Erteleme görüş ayrılıklarından mı kaynaklanıyor?

Rus diplomatik kaynaklara göre Rusya Dışişleri Bakanı Lavrov, başlangıçta 12 Mart’ta Ankara'nın ev sahipliğinde düzenlenen uluslararası bir etkinliğe katılmak ve genel olarak Suriye, özelde ise İdlib'deki son durumla ilgili Türk mevkidaşıyla görüşmeler yapmak üzere Türkiye’yi ziyaret edecekti. Ancak ziyaret herhangi bir sebep belirtilmeksizin 18 Mart'a ertelendi. Ardından Moskova önceki gün, bu kez yeni bir tarih belirtmeden ziyaretin bir kez daha ertelendiğini duyurdu. Bu durum, taraflar arasında uzlaşıya varılamayan görüş ayrılıkları olduğu şeklinde yorumlara neden oldu.

Bununla birlikte Rus medyası, Türkiye’nin Rusya tarafından geçtiğimiz günlerde İdlib’in kırsal bölgelerine yapılan hava saldırıları nedeniyle kızgın olduğunu aktardı. Moskova, ilk etapta Cisr eş-Şuğur bölgesi yakınlarında gerçekleştirilen hava saldırılarını reddetmişti.

Rusya’dan yayın yapan “Kommersant” gazetesi, yayınlanan verilerin “gerçekleri yansıtmadığını” kaydetti. Fakat Rusya Dışişleri Bakanlığı tarafından 2 gün sonra yapılan açıklamada Rus uçaklarının, radikallerin Suriye rejiminin kontrolü altındaki bölgelere saldırılar gerçekleştirmek üzere kullandıkları alanları bombaladığı belirtildi. Hedeflerin “tam isabetle” vurulduğu bildirilen açıklamada bombardımanın Türkiye ile “koordineli” olarak gerçekleştirildiği ve uçakların HTŞ’nin İdlib’deki deposunu imha ettiği aktarıldı.

Açıklamada ayrıca çeşitli kaynaklardan onaylanmış bilgilere göre, radikallerin bu depoda büyük bir saldırı hazırlığında oldukları ve Rus hava güçlerinin Suriye'nin Lazkiye kenti yakınlarındaki Hmeymim Üssü'ne saldırmayı planladıkları kaydedildi.

Rusya Savunma Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada, radikallerin Moskova’nın bölgede yeni bombardımanlar başlatılacağına dair uyarıları nedeniyle Hmeymim Üssü'ne saldırı hazırlığında oldukları vurgulandı.

Rusya İdlib’deki durumu yakından izliyor

Rus Dışişleri Bakanlığı’ndan Cuma günü yapılan açıklamada da benzer uyarılar yapıldı. Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Maria Zakharova, Moskova’nın İdlib'deki durumu yakından izlediğini belirtilerek HTŞ üyelerinin kimyasal saldırı hazırlığında olduğunu söyledi.

İdlib’deki gerginliği azaltma bölgelerinde yaşanan gelişmeleri yakından takip ettiklerini belirten Zakharova, HTŞ üyelerinin Suriye rejim güçlerine yönelik provokatif saldırılarının durmadığı ve yılın başından bu yana 460 olay yaşandığını, bu olaylarda 30 kişinin öldüğü, 100 kişinin ise yaralandığını kaydetti.

Zakharova ayrıca, HTŞ üyelerinin Beyaz Baretliler’in yardımıyla kimyasal silahlar hazırladığı ve hükümet güçlerine karşı saldırı hazırlığında olduğuna ilişkin bilgiler aldıklarını sözlerine ekledi.

Moskova daha önce Ankara’nın İdlib’de silahtan arındırılmış bölge kurmaya yönelik Soçi Anlaşması’nı uygulamada başarısız olduğu uyarısında bulunmuştu. Türkiye'nin bölgedeki “teröristleri” “ılımlı muhaliflerden” ayırması konusunun yer aldığı bu anlaşma, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın geçtiğimiz Eylül ayında Soçi'de yaptıkları görüşmede imzalanmıştı.

Koalisyon saldırılarında çok sayıda sivil hayatını kaybetti

Öte yandan Rus Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Zakharova, Washington’ı Deyr ez Zor kırsalındaki Bağuz köyünde müttefikleriyle birlikte “rastgele bombardıman” gerçekleştirmekle suçlayarak şiddetle kınadı.

Sözcü, Washington ve müttefiklerini Fırat Nehri’nin doğusundaki IŞİD'e yönelik son operasyonda gerçekleştirdiği bombardımanlarda, onlarca sivilin ölümüne neden olmakla suçladı.

Zakharova, Suriye Demokratik Güçleri’ne (DSG) bağlı silahlı Kürt grupların, ABD öncülüğündeki Uluslararası Koalisyon’un hava desteğiyle IŞİD'in son kalesi Bağuz köyüne yönelik operasyonlarının yeniden başladıktan sonra bölgede yaklaşık 50 sivilin öldürüldüğüne, aralarında sağlık durumlarının ağır olanlarında bulunduğu onlarca sivilin ise yaralandığına işaret etti.