'Rusya ve İran, Türkiye'nin Rojava operasyonuna izin vermez'

K24 haber bültenine katılan Özerk Yönetim Süleymaniye Temsilciliği üyesi Fethullah Hüseyin, Türkiye'nin Rojava’ya yönelik yeni bir askeri operasyon başlatma tehditlerini değerlendirdi.

Hüseyin, Türkiye'nin hiçbir ülkeden yeni bir operasyon için onay almadığını bildirerek, şunları söyledi:

“Türkiye bir iç savaş çıkarmak için 2011'den beri Suriye krizine müdahale ediyor. Türkiye, Özerk Yönetim'in 2014'te ilan edilmesinden bu yana 4 askeri operasyon gerçekleştirdi, şu anda beşinci operasyona hazırlanıyor. Türkiye Kürtlere, Özerk Yönetim’e ve Suriye'nin kuzeydoğusundaki siyasi projeye düşman gözüyle bakıyor.”

REJİM İLE ANLAŞMA

Son dönemde Demokratik Suriye Güçleri (DSG) ile Şam rejimi arasında gerçekleşen görüşmelere değinen Hüseyin şunları kaydetti:

"DSG ile Suriye ordusu arasında bir anlaşma imzalandığını söyleyemeyiz, ancak her türlü saldırıya karşı iki taraf arasında geçici bir askeri uzlaşı sağlandı. Bu konuyla ilgili çabalarımız devam ediyor.

Türkiye 2018 ve 2019'da Afrin, Girê Spi ve Serkaniyê’yi işgal etti, ancak ondan sonra 2019'da ABD ve Rusya Türkiye ile anlaşmalar yaparak saldırılar durduruldu. Türkiye'nin yeni operasyon için ilgili uluslararası taraflardan herhangi bir onay almadığını düşünüyoruz."

Astana görüşmelerinin üç garantör ülkesi olan Rusya, Türkiye ve İran’ın yarın Tahran'da yapılması planlanan görüşmesiyle ilgili olarak Hüseyin, “Bir anlaşma olmayacağı, Rusya ile İran'ın Türkiye'nin Tel Rifat ve Minbic'e saldırmasına izin vermeyeceğine inanıyoruz” dedi.

PKK İLE İLİŞKİLER VE TÜRKİYE’NİN TAVRI

Özerk Yönetim ile PKK arasındaki ilişkilere de değinen Hüseyin, “PKK, Kürdistani bir tarafı olarak Rojava’nın destekçisi oldu, fedakarlık yaptı, savaştı ve siyasi projelerimizde bize yardımcı oldu. Türkiye PKK'yi ve diğer Kürdistan partilerini reddediyor, bunların hepsi bahane, Türkiye'nin ulusal güvenliğine hiçbir zaman tehdit olmadık ve Türkiye'ye hiçbir zaman saldırmadık” ifadelerini kullandı.

ENKS - PYNK MÜZAKERELERİ

Hüseyin, PYNK ve ENKS arasındaki diyalog hakkında da şunları dile getirdi:

“Müzakerelerde 3 ana aşama var. Birinci noktada anlaştık, anlaşamadığımız konular o kadar karmaşık ve sorunlu değil, anlaşılabilir. Halihazırda dış tehditler gibi bazı öncelikli görevler nedeniyle müzakereler askıya alınmıştır. Ancak ENKS’nin de sorumluluk alması gerekiyor, onlara Rojava topraklarını savunmaları için kapı açık. Ama biz bu kadar kurban verdik, fedakarlık yaptıktan, sonra onlar gelip yüzde 50 ortaklık istesin. Üstelik yüzde 50 ortaklık için hiçbir yerde başarılı olmamıştır ki bizde başarılı olsun.”