Kürt Parlamenterlerden Merkel'e 'Bağımsız Kürdistan' mektubu

Kürdistan Parlamentosu’ndaki bir grup Parlamenter Almanya Başbakanı Angela Merkel’e bir mektup göndererek ‘Irak'ta bağımsız bir Kürt devleti kurulmasından yana değilim’ açıklamasına tepki gösterdi. 32 parlamenterin imzaladığı mektup, Almanya’nın Erbil Konsolosluğu’na teslim edildi.

Kürt Parlamenterlerden Merkel'e 'Bağımsız Kürdistan' mektubu

Kürdistan Parlamentosu’ndaki bir grup Parlamenter Almanya Başbakanı Angela Merkel’e bir mektup göndererek  ‘Irak'ta bağımsız bir Kürt devleti kurulmasından yana değilim’ açıklamasına tepki gösterdi. 32 parlamenterin imzaladığı mektup, Almanya’nın Erbil Konsolosluğu’na teslim edildi.

Dün Rêbwar Babkeyî  başkanlığındaki Kürdistan Bölgesi Dışilişkiler Komisyonu üyeleri Almanya’nın Erbil Konsolosu Yardımcısı Barbara Shumaher’i ziyeret ederek Almanya Başbakanı Angela Merkel’e gönderilmek üzere bir mektup teslim etti.

Görüşmede Kürdistan Parlamentosu Dışilişkiler Komisyonu  Başkanı Rêbwar Babkeyî, Kürdistan ve Almanya halkı arasındaki güçlü ilişkilerden bahsederek, IŞİD saldırıları döneminde Almanya hükümetinin Kürdistan Bölgesi’ne desteklerinden dolayı teşekkür etti.

Almanya Başbakanı Angela Merkel’in geçtiğimiz ay "Bağımsız bir Kürt devleti kurulmasının, bölgedeki barışa hizmet edeceğini düşünmüyorum"  şeklindeki açıklamasına atıfta bulunan Rêbwar Babkeyî, Merkel’in bu açıklamasından ötürü duydukları rahatsızlığı dile getirerek Merkel’e hitaben yazılan içerisinde Kürdistan’a ilişkin açıklamaları protesto eden ve 32 Parlamenterin imzasının yer aldığı mektubu Erbil Konsolosu Yardımcısı Barbara Shumaher’e teslim etti.

Mektubu Kürdistan parlamenterlerinden teslim alan Almanya’nın Erbil Konsolosu Yardımcısı Barbara Shumaher, mektubu en kısa sürede Almanya Başbakanı’na ileteceğini belirterek, ülkesinin Kürdistan Bölgesi ile ilişkileri önemsediği ve ilişkilerin daha da ilerletilmesini istediğini söyledi.

Konu hakkında BasNews’e konuşan heyet içerisinde yer alan Kürt parlamenter Karwan Gaznayi, mektubun içeriğine ilişkin ayrıntılara girmeyerek, “Almanya Başbakanı’nın Kürdistan’ın bağımsızlığına ilişkin açıklamalardan duyduğumuz memnuniyetsizliği dile getirdik. Ayrıca Kürdistan Bölgesi İdaresi Dışında Kalan Kürt Bölgeleri konusunda Kürdistan Bölgesi’ne destek vermesi çağrısında bulunduk” dedi.  

Geçtiğimiz ay Almanya'nın Goslar kentinde öğrencilerle bir araya gelen Başbakan, Irak'ın toprak bütünlüğünden yana olduğunu belirterek "Bağımsız bir Kürt devleti kurulmasının, bölgedeki barışa hizmet edeceğini düşünmüyorum" demişti.

Bölgede yaşayan Kürtlerin özerkliğine vurgu yapan Merkel “Irak’ta bulunan Kürtlere adaletli bir ortam sağlanmalı ve kapsamlı bir özerk yönetime sahip olmalıdırlar” ifadelerini kullanmıştı.

Kürdistan’ın bağımsız bir devlet kurmasına karşı olduğunu açıklayan Merkel’e ilk tepki Hristiyan Demokrat Birliği (CDU) Almanya Federal Meclisi Üyesi Mark Hauptmann’dan gelmişti.

Almanya Kosova’yı destekliyor, Kürtlere hayır diyor

Mark Hauptmann basına yaptığı açıklamada, “Almanya Federal Cumhuriyeti bazen iki tuzaklı siyaset yürütüyor. Halkların geleceğini tayin hakkı konusunda Kosova’yı desteklerken, Kürtlere hayır deniyor. Doğrusu Irak’ın ulusal tarihi bir geçmişi yok, Irak yapay bir devlettir. O sınırlar sömürgecilik döneminde çizildi. Bu yüzden Irak’taki mevcut form çok da savunulmamalı. Irak’ın kuzeyinde bir Kürt devletinin kurulmasına dönük o büyük talep gözardı edilmemeli” demişti.

Kürtlerin bölgenin siyasi istikrarı açısından önemli bir bileşen olduğunu vurgulayan Hauptmann, “Kürt otonom bölgesinde güvenlik durumu Irak’ın diğer bölgelerinden çok daha iyidir” ifadelerini kullanmıştı.

Hauptmann, “Almanya ve Avrupa olarak Kürt ortaklarımızla birlikte iyi çalışıyoruz. Bölgede iyi bir ortaklığımızın olması gerekiyor, İran’ın güttüğü gibi düşmanlık değil” şeklinde tepki göstermişti.

Hauptmann sözlerinin devamında, “Kürt devleti, Türkiye’nin baskısından da kurtarılmalı. PKK Almanya’da yasaklı bir partidir. Eylemlerinin meşruiyetini yitiriyor. Kürt devletinin Türkiye topraklarında kurulmayacağı, sadece Irak’ın kuzeyi ile Suriye’nin doğusunu kapsadığı netliğe kavuşturulmalı” değerlendirmesinde bulunmuştı.